gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Ve 41

29 Ağustos 2015, 13.18
A- A+
 İtina ile 41 yaş edinilir edilmesine de bana böyle bir bilgi gelmedi. Kafa kağıdım bana bugün 41 yaşıma girdiğimi söyledi. İyisi mi ben şu 41 yaşı bir güzel giyindirip kuşandırayım :)


Dizlerinin üzerine çömel, ellerini yere koy, alnını ayaklarıma değdir önümde secde et. O işe yaramaz rakamlarını benimle mükemmelleştirdiğin için kendini şanslı bil. Yüzlerce sene daha yaşamam için her neye inanıyorsan git ondan yardım iste. Bana da yalvara bilirsin, hatta ayakkabımın üzerindeki o saçma rakamlarını alıp defolup gidebilirsin. Bunu yapamazsın. Çünkü ben sana asla kırbaç vurmam. Seni herkese karşı kullanarak sana perde önü şöhretini sadece ben sağlarım. Ben istemezsem, kendine bağımlı yaptıklarına karşı gücünü göstereceğin bir fırsatı asla bulamayacağını biliyorsun. O küçükten küçük olan aklına asla gelemeyecek düşüncelerin var ya hani, onlar yağlı kemiğe koşan bir köpek gibi benim peşimden geliyor. ''Aaaa böyle daha güzel yaşanabiliniyormuş'' dediğin yüzlerce kalite sıçramasını sana yaşatmaktan aslında nefret ediyorum, çünkü bana bağımlı bir köle olduğun gerçeği benim için basmakalıp bir üstünlük. 


4 ve 1. Sen kafa kağıdımda bir yerlerde saklı tuttuğun kibrit cebindeki ecel ile kendi kendinin alışkanlığından kurtarılamayan bir düellocusun. Bana meydan okumaman gerektiğini 1975 30 Ağustosun'da anlamış olmana rağmen senin üzerine bahis oynayanlar tarafından yuhalanmamak için bu tutumunda ısrar ediyorsun. Beni dünyayla karşı karşıya bıraktığın her konuda seni her zaman yenme gücüm olmasına rağmen, fark ediyorsundur bu gücümü bazı zamanlar kullanmıyorum. Zincirini bazen salıyorum. Sana ''Şu sıra serbestsin, git istediğini paçavraya dönüştür, rakipsiz kalana kadar herkesi mağlup et'' diyorum. Çünkü senin şımarmanı istiyorum. Vaktini hiç kimselerle geçiremeyecek kadar yalnızlaştığında, ayaklarımın dibinde seni iki paralık etmem için bana yalvarmayı özlediğini biliyorum. Bu zamana kadar sana çok şey öğrettim. Seni eğitirken aşağılamayı tercih ettim. Benden öğrendiklerin için senin gibi bir muhtacın bana teşekkür mesafesinde bile olmasını istemedim. Çünkü ben senin karşında bir hizmetli değilim. Standardını yükseltmek zorunda olan bir görevli değilim. Seni istersem bırakırım, kaldırım köpekleri gibi geceleri korkudan havlarsın. İstersem seni insanlık tarihçesinin gözdesi yaparım. 


Bana neden kızıyorsun? Bana duyurumadığın nefretini neden başkalarına fatura ediyorsun? Kendini işe yaramaz bulduğun zamanlarını hatırlıyor musun? Bilgiyi neden edinmen gerektiğini bile bilmeyen bir geri zekalı gibi herkesi kendine güldürdüğün zamanlarını hatırlıyorsun di mi? Neden insan olman gereğini sana ben öğrettim. Doğru'dan keyif alarak huzurlu olunabileceğine dair hiçbir fikrin yoktu. Kendini geliştirmeyi aklına getirmeni bir kenara bıraktım, sağda solda tuhafça vakitsiz zamansız seni öldüren o dandik sebepler senin totemlerindi. Eğer, o da şanslıysan; 200 yıl sonra birisi tarafından öğreneceğin hayat yaşama biçimlerini sana öğreten benim. Karşımda durup beni kendine eşit olarak görme saflığın o kadar acınası üstün bir özelliğindir ki bilemezsin. Her yaşadığım saniyem için gözlerinden yaş akarak bana minnet duyacağına; geçmişsin karşıma ''ben de senin gibi özelim, hem, her insan özeldir ki'' zırvasını pöykürüyorsun. Sana çeki düzen vererek aslında sana borç bile vermiyorum. Ödeyemeyeceğin borçlarla seni alakasız yüceltmek ne saçma olurdu :) Sana bağışlıyorum. 


Ne özeli, sen kimsin ki özelsin. Özel olan benim ben. Sen muhtaçsın, ben ise sana çare lütfediyorum. O da istersem. İstemezsem bekler durursun. Canavara dönüşürsün. Gidip birilerinin etini kemiğini parçalarsın. Doğru nedir yanlış nedir diye hiç kimselerden bir şey öğrenmek istemezsin. Çünkü benden başka hiçbir kimsenin hiçbir şey bilmediğini sen iyi bilirsin. Gelişiminin durduğu bu anlarda her tür etikten uzaklaşma molasını kendine tanırsın. Rezaletinden akan kan irin tam senin mideni bile kaldıracak iken, sana dur der şu şudur derim. İşte seni o vakit aşağılayarak ıslah etmenin özgürlüğüne varırım. Sesin çıkmaz, çıkamaz. Fikre aç kirpi beynindeki dikenlerinden kurtulmak için bir müddet sana uyguladığım kibrime ses çıkarmazsın. İnsan içinde törpülenmiş dikenlerinle dolaştığında, insanlara zarar vermemenin hazzına kavuştuğunda, iki tane alkış duyduğunda az önce ayakkabımın üzerinde olan alnını çarçabuk unutursun. 


Şimdi bana cevap ver, üzdüğün her insana tarafımdan bölüştürecek kadar cömert olacak mısın söyle kader. Sen de cevap ver, bana sene be sene şaşkın milyonları doğurarak süper egoma adaklar kesmenden seni artık azat ediyorum, kabul ediyor musun söyle 41. Rakamlarındaki ezberlediğim blöflerin ile ben o günün yarınında zamanın rahminden yeniden doğuyorum. Sana sonsuzluk oyununu oynattığım bu masada elinde sadece olmasını istediğim kartlar var. Sen benden kart istemekle yükümlüsün. Kazanma ihtirasın xkurpiyer'in dağıttığı kartlara gebedir. Sen sadece bana kazandırmak türü bir eğlenceyi tanıdın. Ben ise her oyun sonunda seni affederek kaybettiklerini hiç bilmediğin kazanç birimleriyle değiştirip onları sana iade ediyorum. Gücümü sana karşı maksimum kullanma fırsatım hiç olmadı. Kıyas kabul görmeyecek bir eşitsizsin. Yürümen için sana emrettiğim her doğru çizgide kavuştuğun nimetlere şükret, seni sürekli yanlış çizgilerde yürütecek kötü bir insan olma olasılığını yok ettiğim için dizlerinin üzerine çömel ve bana yalvar. İyi bir insan olarak kalmam için yalvarmaktan başka bir çıkışın yok. Dünya dekorunda göz zevkimi bozmamanı istediğim için eşyaya uyacak bir uyum verdim sana. 


41'i şu mumla kırklayarak iyi ki bana doğdun dünya deyip sonsuzlukta lamborghinimin direksiyonuna geçtim. Ehliyet yok, ilerideki trafik polislerine ve hastanelere aşağıdaki linkle anons geçiyorum :) İyi ki doğmuşum :)  https://www.youtube.com/watch?v=1D1cZ7_JwAQ 

YORUMLAR

31 Ağustos 2015, 03.00
41 kere maşaallah desem çok klasik olacak değil mi:)) O halde bende sevdikleriniz ve sevenlerinizle  birlikte sağlıkla huzurla dolu dolu yaşayacağınız bir yaş olmasını diliyorum .. 
Gönlünüzden geçen tüm güzellikler sizinle olsun nice mutlu yaşlara...
31 Ağustos 2015, 11.01
.     ✿*゚¨゚  єgσιѕт 
Teşekkür ederim :) Sizin bilmediğim yaş dönüm gününüzü ben de kutluyorum. Esenlik dolu keyifli bir hayatı sevdiklerinizle paylaşmanızı, sizinle de paylaşılmasını diliyorum :)
31 Ağustos 2015, 12.25
Mutlu mutlu nice yaşlara kurpiyer. Her şey gönlünüzce olsun. Sevdiklerinizle, sevenlerinizle uzun yıllar sağlık, afiyet ve selamet içinde yaşamanız temennisi ile :) 

31 Ağustos 2015, 13.05
αяωєη 
Teşekkür ederim :) Aynı dilekleri sizin doğum günleriniz için de dileyenler olsun ve kalbinizden taşsınlar, onları saklayacak yer bulamayasınız :) 
31 Ağustos 2015, 17.12

         Vay canına!! :) Yazında iki saat filan güzel vakit geçirdim. Yunus Emre'yi şöyle bi iyice okuyup güzelliğine vardım. Çok güzel örtüştürmüş, çok güzel tamamlamışsın yazıyı eklediğin videoyla. Yunus zamanında düşünmeye vakit varmış, şimdi biz düşünme özürlü insanlar, bırak bir şeyin üzerine düşünüp sonuçlara varmayı, ruhumuzu zenginleştirmeyi, iki satır yazının tamamını okumaya bile tahammül edemiyoruz. İnsanların insani anlamda gelişmesinin, zamanın ve teknolojinin ilerlemesiyle tamamen ters orantılı olduğunu düşünüyorum ben. Sudan bir "vakit yok", kibirli bir "gerek yok"la sahip olduğumuz yüzeyselliğimiz, bizi kılığı insan, ruhu boş varlıklar yapıyor. 


         Şimdi 41'e gelelim :) Bu yazıyı yazmak üzere, kişiselleştirip kendine kul tayin ettiğin zavallı 41 :) Bu fikrin aklına geldiği anı düşünüp çok eğlendim, kesin sen de çok eğlenmişsindir. Ne yapıyordun, dönüp dolanıyor muydun evde misal veya müzik mi dinliyordun? :) Bu çarpıcı yazının derinine inip konuşmak isterdim seninle tabii ama yazını görünür kılmak istemiyorum. Yaşgünü çocuğu olarak, o koşulda gelebilecek sabuk yorumlarla cebelleşmen yerine, sadece tebrikleri bıyıkaltı gülümseyerek veya kahkahalarla, nazikçe yapmış olduğun gibi cevaplaman gerektiğini düşünüyorum çünkü. Bu da benim sana hediyem olsun :) Sağlıkla, mutlulukla Xkurpiyer, teşekkürler yazın için.
31 Ağustos 2015, 20.45
Valla kardeş   ne  yalan  söyleyeyim  yazının  sadece ilk pragrafını okuyup  gerisine üşendim..  Doğum  günün kutlu olsun.. Sağlıklı huzur  dolu  bir  hayatın  olsun  kalanında.. 41  kere  maşallah   ayrıca  :)

31 Ağustos 2015, 23.08
Tebriklere teşekkür etmek dışında da bir şeyler yazamayacak mıyım diye kendimi tam derelere atmak üzereyken, kumsala yazdığım HELP notunu okuman ile acayip mesrur oldum :) İnsanoğlunun hayatta kalması için denizden kurtardığı (!!) balıkların sudaki şaka sevmez akrabaları gibi hissetmiştim kendimi :) 


Yunus Emre adaşımı aşmak için onu o kadar çok sevmek zorundayım ki bilemezsin :) Beni eğitme onuruna layık olan ve bunun için enteresan şartlarıma mazhar olan nadir filozoflardandır :))  << 41'e eh işte azıcık hürmeten İki gündür kronik somurtma enflasyonumu yaşamıyorum :) Bildiğin gülüyorum ya :) >> Neden biliyor musun? Köydeyim şu anda. 12 gün filandır odunluğu temizlemekle meşguldüm. Odunluk dediğime bakma, içeriden bir gemi çıkarmadığım kaldı :) Kırdığım ahır tahtaları, 7-8 metre uzunluktaki suntaları filan her şey ile tıka basa dolu, bir korku filmin dekoru gibiydi :) O en gıcık olduğum mahluk acaba hangi delikten çıkacak diye bir gözüm sürekli kapının finish startındaydı :) Cumartesi işi nihayete erdirip akşam üzeri eve girdiğimde doğruca semavere yöneldim. Çay doldurup balkona çıktım. Sigaramı yaktım. Odunluğu bu kadar kısa günde nasıl boşalttığımı en az iki yıl süre ile her gün kendime hatırlatarak miskinliğimi memnun etmeyi düşünürken o anda bir kahkaha patlattım :)) Allah'tan bahçe kapısından o an birileri girmedi. Deli diye beni köye anons geçerdi. ''Oğlum sen nasıl bir çıkarcı manyaksın, belki de yaşayamayacağın o iki yıllık öz güven stokunu hangi akla hizmet saklayacaksın'' dedim kendime :) Hmm bir de ne göreyim? Meğer karşımda hayata tutunan bir Yunus Emre varmış da haberim yokmuş :) Kendimde peydahladığım bu öz güven ile, Pazar günü tüm aerodinamik özelliklerime tezatlık için gelecek olan bu 41'i cümle içinde kullanacak cesaretimin bile olmadığını fark ettim :) Lan bu kim ki dünyaya hükmeden xkurpiyer'e manyel yapıyor dedim ve o anda film koptu :) Ki, ona uyum sağlamak için özel yaşlanma programlarını kendime tâbi tutan, ruhumu nasıl etsem de yozlaştırsam diye bu rakamlar için vicdanımı yaşlandırmaya çalışan bendim :) Bu yazı işte o kahkaha sonrasında doğdu :) 


Yazı yayınlandıktan sonra şöyle bir okuyayım dedim. Bunca senenin öcünü almak için sanırım biraz fazla hırslanmışım :) Beni kendi yazımda görünür yapmama nezaketini gösterdiğin için teşekkür ederim :) Çünkü bu blog yazımdaki tüm ifadelerim sadece kendimle dünyanın geneli arasındaki özel karmaşıklardan ibaret cümleler:) Yorucu olmayan, dinlendirici yorum/hediyene teşekkür ederim :) Mutlu doğum günlerinde sana sağlık, mutluluk, huzur, iyilik dileyen dostların hiç eksik olmasınlar :) Kalbine ve aklına tutunabilen doğum günlerinin olmasını diliyorum Fulya.

Türkiye'nin okuma standardı ile birebir örtüşen bir karikatür gördüm. Durumumuz gayet net hicvedilmiş :)



Teşekkür ederim :) Sağlıklı huzurlu yıllarını doğum günlerinde sana da dileyenler eksik olmasınlar çoğalsınlar, esenlikler diliyorum :) ( Dürüstlüğün D'si bile dürüstlüktür ) ++ Teşekkür.  

04 Eylül 2015, 12.21
Yaşa . Sev . Gül! Bunlar eksik olmasın yaşamında. Yaşın kaç olursa olsun her şeyin en güzeli seninle olsun. Nice mutlu, neşeli ve yaşam dolu yaşlara…
05 Eylül 2015, 11.42
BY__SIKINT
Teşekkür ederim :) Aynı dilekleri misli ile sana yolluyorum. Hayatta her istediğinin senin ve herkes için doğru olmasını dilerim :)
05 Eylül 2015, 23.17
Ba_yıl_dım !!!!
41 kere masallah dogum gununuz kutlu olsun tum dilekleriniz gercek olsun ınsallah .sevgiler .
06 Eylül 2015, 12.35
KITAP_
Teşekkür ederim :) Hayatta ne kadar hak etmeniz gereken huzur saadet varsa hepsine kavuşmanızı diliyorum. Yüzünüzdeki gülümsemeyi tüm dünya için hiç bırakmayın olur mu :) Sevgiler :)
07 Eylül 2015, 02.26

         :) Nası gidiyo diye bakayım dedim :) Senin kronik somurtma enflasyonunu yaşıyodum ben de kaç gündür yazamadım, pek de geçmiş değil de gerçi... Ben tabii ki yanlış giden bi şeyler olduğunu fark ettim, baktım ki çene eklemlerinde bi sıkıntı var, derhal olaya müdahil oldum :) Fikrin aklına geldiği "o an" da iyiymiş, sevdim :) Sevgiler :)
08 Eylül 2015, 06.39
Geçmiş olsun. Sevgiler :)
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın