gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Fış da Fış !..

29 Ağustos 2014, 14.11
A- A+

Ben nohut yahniyi üçe üç kuralı ile yaparım; Nedir üçe üç kuralı yarım kilo nohut, yarım kilo et (ya kaburga, ya lop et,  ya da hem kaburga hem lop et) ve yahninin olmazsa olmazı yarım kilo kuru soğan şimdi burada tarife falan girmeyeceğim önce soğan sonra yağ, tuz veya nohut bir gün önceden ıslatılır gibisinden, isteyen istediği gibi yapsın.

        Dün akşam işte bu ahval üzerine yahni yaptım kendime ve rakı olayını ikide bire düşürdüm yani gün aşırı içiyorum artık sıcaklarda fazla kaçıyor canıım, şu günlükçü, tektekçi, akşamcı, fondipci, benzetmelerinden çok gıcık olurum nedense, insan bünyesi götürdüğü ölçüde içmeli değil mi canıım! Hele bana kolik, hidrolik benzetmelerini sakın yapmayın gücenirim canıım..

        Saat 19.00 -- Düdüklü de  ki yahniyi ocağa koydum 45’dakika pişecek şimdi  fış da fış - fış da fış evde kimse yok çocuklar Susanoğlu’nda tatilde oh şu şort da iyi oluyor. Ancak atletle zır – pırt balkona çıkmamalıyım balkonlar insan dolu burası mutaassıp bir mahalle biliyorsunuz canıım. Nasıl da kullanırım şu Arapçayı – Farsçayı yeri geldiği yerlerde bravo bana! Yahni pişiyor düdüklünün sesi de ne güzel fış da fış – fış da fış.

        Saat 19.15 – Kapı vuruluyor zil sesi değil, iyice ayakla vuruluyor ben biliyorum kim olduğunu canıım Tişörtümü giyeyim, Bedirhan komşumuzun oğlu bildim bak dürbünden gözükmüyor bir daha vurdu işte tak da tak. Karşı daireden annesi “Osman Abi Mısra yok mu bu onu istiyor!?” “Buyur Bedirhan!” bu kerata konuşmaz ki hiç kimseyle hele benden hiç hazzetmez sadece şöyle bir bakar suratıma her zaman, eve gelir mutfaktaki dolabın çekmecesinden çikolatasını alır öyle iki üç tane de alayım demez bir tane o çekmecenin adı Bedirhan’ın çekmecesi oldu hiç boş kalmaz canıım.. Baş köşeye kurulur kumandayı alır televizyondaki reklamların hastası hele bir de çizgi film bulursa bitene kadar kalkmaz evleri kalabalık bu çocukta benim gibi yalnızlığı seviyor. “Bedirhan Baban nasıl” tık yok. “Bedirhan abilerin nasıl” tık yok. Çikolatayı da açıp yemez evde yiyecek ağabeylerine hava atacak. Aynı anlattığım gibi yaptı canıım.Oturdu reklamları seyrediyor mutfaktan düdüklünün sesi geliyor fış da fış.

        Saat 19.30 - Bedirhan çıktı gitti ben ha varım ha yokum evde kendi kapılarına aynı muamele tık da tık. Annesi açana kadar bekledim artık, emanet canıım. “Rahatsız etti Osman abi, yine almış çikolatayı!” “Ne rahatsızlığı o bizim de oğlumuz!” kapattım kapıyı ocakta yahni fış da fış - fış da fış. O da ne tüp bitti şimdi yandık bana zulüm tüp değiştirmesi kilerden yedeği çıkardım artık, düdüklünün sesi yine de durmuyor fış da fış - fış da fış. Taktım yedeği, açtım ocağı hızlandı düdüklü fış da fış – fış da fış.

        Saat 19.45 – Masayı hazırlayayım mutfakta yiyeyim yemeği öf  be yapması iki saat yemesi on dakika Allahım iyi ki kadın yaratmadın beni (!) Ocakta yahni fış da fış. Salata falan yapamam canıım şu balkonda yetiştirdiğim domateslerden, acı biberlerden, kırmızı soğandan söğüş yaparım yeter zaten sıcakta yemek de istemiyor canım.

        Saat 20.00 – Soğumayı bekliyor yahni sesi biraz daha azalsın açarım kapağını, ahenk iyi elimde olmadan ben de onunla fışırdıyorum dinlensin canıım fış da fış – fış da fış. Tv’ye bakayım biraz  TRT 4’ ü çok severim ne zaman arasan sanat müziği ya da türkü bulunur: Yine gençler günlük kıyafetleriyle oynuyor. “Arpa buğday daneler,Yıkılsın meyhaneler” Kaldı mı ki hepsi  yıkıldı zaten şöyle salaş bir meyhane bulmak ne mümkün canıım. Ama neden yıkıyorlar meyhaneleri türküde de bunlarda mı gıcık bize fış da fış – fış da fış canıım!..

        20.15 – Bir tabak daha yesem mi ben de usta aşçılara taş çıkarırım bir kepçe daha koyayım ekmeksiz yiyeyim bari canıım. Su da buz gibi oh ne kadar çok su içtim şiştim, dolapta karpuz vardı buz gibi, bu yemekte halen soğumamış tabakta ki iyiydi bu sıcak, karpuzu alıp gelene kadar ılısın canıım. Karpuz seçmek de benim uzmanlık alanım kıpkırmızı baksana dur  resmini çekeyim, makine iş yerinde kaldı şunu kaşıklayım bitsin şiştim ama karpuzun kenarları buz tutmuş, ah anam dişlerim sıcağın üstüne soğuk ha öldüm anam öldüm, Gitti dişlerim bu sızı nasıl sızı böyle öldüm bittim. Isırmaz olaydım o karpuzdan bir de seviniyorsun kenarları buz tutmuş diye yemek sıcak, karpuz soğuk gördün mü gününü hödük. Dişlerim. Ah da ah – ah da ah..

        21.00 – Geçeceği yok bu diş ağrısının git gide daha da artıyor insanın neresi ağrırsa canı ordaymış derler, zaten yaptıracağım bu dişleri ama biraz daha idare etsin diye bekliyordum. Biri değil hepsi ağrıyor sanki fırçalamam da kar etmedi, tuzlu suyla ağzımı çalkalayayım bari hiç geçeceği yok bu nasıl sızı çarşıya gitsem ehliyet yok sağlık ocağı kapanmıştır şimdiye zaten dolaptan antibiyotik de yuttum, ağrı kesici de yuttum yok faydası canıım. Ah da ah – ah da ah.

        22 .00 – Film de kesmedi DVD’de ki bu filmi merak ediyordum bir şey anlamıyorum ki sızıdan geçeceği yok bunun Telefon çaldı Kamil arıyor “İyi akşamlar Baba” “İyi akşamlar” Ne mi yapıyorum söylemedim dişimin ağrıdığını şimdi kaygılara düşer bu he hı ile geçiştirdim deniz kenarında geziyorlarmış serinlikte, Babaları ölse haberleri yok canıım. Biraz dursa biraz, dinse şu ağrı öldüm artık bittim. Ah da ah – ah da ah.

        23.00 – Balkonda kesmedi karşıda avşar düğünü davul zurna ötede ilahi ile düğün yapıyorlar yeni moda ses kirliliği mahfediyor bizi hele bu almancı mevsimi daha bir artıyor. Şu yolcu uçağı da ne güzel süzülüyor gökde canıım. Vallahi pilotları görür gibi oldum çatıya değecek nerdeyse. İniş için çevirdi hafifçe burnunu, havai fişeği de atmaya başladılar şimdi düğünden, neme lazım içeri gireyim fişeklerin biri gelir kafama gözüme. Gürültü de oturulmuyor zaten canıım. Geçeceği yok bu ağrının dineceği hiç yok ah da ah – ah da ah.    

        01.00 – Antibiyotikler, ağrı kesicilerde fayda etmedi dişimin üstüne koyduğum iki aspirinde çoktan eriyip gitti, uyuyamıyorum da azıcık uyusam bir dalabilsem sabahı bulsam doktora koşsam, şu pike de sıktı bir tekme de ona, balkona çıkayım biraz ses seda kalmamış  oh serinlemişte hava, şu sızı olmasa uyku gözaklarımda uyusam şurada sandalyede uyuyabilsem. Zeytin yağı iyi gelir derlerdi biraz zeytin yağı dökeyim ağrıyan yere tek bir yer değil ki canıım. Ah da ah - ah da ah.

        03.00 – Bir duş alayım bari ılık suyla yatak odası da çok sıcak biraz dalınca daha beter terlemişim,  atletim terden ıslanmış değişeyim. İyi geldi duş ama bu sızı artık beynime vuruyor bittim, uyku; uyku ilaç olacak herhalde uyuyabilsem. Ne işim var tekrar buzdolabının önünde her şey soğuk neyi aldıysam daha bir sızladı dolaptan ağzıma lanet karpuz gözükme gözüme çöpe atsaydım şunu keşke. Karpuzun suçu ne canıım. Sızlıyor ölüyorum ah da ah – ah da ah.

        04.00 – Beynime girdi ağrılar ilaçlar her yerimi uyuşturdu, kaçıncı dolaşışım evin içinde kaçıncı voltam saysaydım keşke, sabahleyin çekmezlerde apse yaptı şu ön dişler hele şu sallanan daha bir ağrıyor ah da ah.. Kerpetenle kendim mi çeksem saçmalama nerde sende o heriflik! Ne işim var buz dolabının önünde  niye açtım kapağını nasılda soğuk hava geliyor içinden.

        04.30 - Ne yapsam ne etsem canıım. Tekirdağ 20’lik Tekirdağ var orada su şişelerinin arkasında. Buldum – buldum acıdan açamıyorum da kapağını sakin ol aç. Soğuk bu ılıt çeşme suyuna tut yok olmaz yine soğuk ılımadı ısıtıcı mı çaycı mı nedir onda su ısıt biraz hah şöyle ah da ah – ah da ah. Dök  çay bardağına lık da – lık – lık da lık al biraz  hani susuz rakı içmezdin ya hödük, iç bakam!.. Hani ılık rakı içmezdin ya iç hadi!.. Bu ilaç be canıım. Yutmamalıyım çalkalamalıyım ağzımda lık da lık – lık da lık.. Hah şöyle bir cızırtı mı geliyor ne diş etlerimden, ete kola dökülmüş gibi mi oluyor ne, bir yudum daha çalkalamalıyım lık da lık. O da ne azalıyor mu sancı, diniyor mudur acı ne! Oh da oh – oh da oh.. Kim demiş içki sağlığa zararlı diye .. Rahatladım uyumalıyım, uyumalıyım canıım.

 

Not: Birazcık acımı azalttı diye sağlığa zararlı değil desem de içkinin sağlığa zararlı olduğunu birebir yaşamış biri olarak beyan eder, hikayeleştirmeye çalıştığım bir akşam ve gecemde böyle hissettiğim ve yaşadığımı değiştirmeden yansıttığım için özür dilerim!

290814 – 14.00 - Kayseri

 

YORUMLAR

29 Ağustos 2014, 16.07
04-00 a bittim ya.. :)))))
30 Ağustos 2014, 10.28
İçki saglıga zararlı degilmiş neticede içinde alkol var bence senin tedavi olman lazım..
30 Ağustos 2014, 12.58
Sevgili metaqix; Ben de bitmenize bittim ! Teşekkür ederim yeni paylaşımlarda buluşmak dileği ile bütün güzel başlangıçlar sizin olsun.

Sevgili Marlborou; İki adet marlboro içimi kadar uğraştım, o da sanırım  20 dk yapar saati bulmadı yani ! Ya da bir oyun ihale, yarım oyun okey süresi kadar zamanımı aldı en fazla !  Okuyup beğenmediğinizi belirtmeniz bile incelik benim için ben uğraşmaya devam edeceğim umarım beğeneceğiniz bir uğraşımda/paylaşımda buluşuruz. Özür dilerim!..
30 Ağustos 2014, 16.27

Sayın blue_stratos ; Sağlığa zararlı olduğunu belirttim ve özür diledim zaten, kısa bir süreliğine ağrımı hafifletmesi gerçeği yatsınamaz lakin, içkinin içinde alkol olması iyi tarafıdır tedavilerde kullanılmaktadır alkol malumunuz, abes olan alkolden "içki" yapılmasıdır,l alkol olması değil dinimizce yasak olan içkidir -  sigaradır vücuda zarar veren her şeydir !
Kardeşim bu kadar gaddar olmayın lütfen o tedavileri oldum ben siz de biraz humanist olmaya çalışarak kendinizi tedavi edin bence !   
31 Ağustos 2014, 01.28
Sayın os_man_i   alkol, ispirto, kolanya, vb bunlar vücuda zarar vermiyorsa  tedavilerde kullanılıyorsa  veya  şarabı üzüm suyu diyerek  içip  kendini ikna ettiysen olayı aşmışsın bence sorun yok devam edebilirisin kardeş. 
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın