gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Züleyha Gibi Sevmek...

27 Nisan 2016, 15.03
A- A+

 Elbette sizlerde belki izlemişsinizdir bu gibi filmleri, geçenlerde 45 bölümlük diziyi indirdim hepsini yirmi günde izleyip bitirdim. Çok eski zamanlara dayanan bir filimdi bu Hazreti Yusuf’un hayatını anlatan bir dizi filimdi.
Dizide Hz. Yusuf baba bir, anne ayrı olan kardeşleri tarafından, babalarının Yusuf’a olan düşkünlüğü neticesine onu kıskandıkları için kuyuya atıp, onu kurtlar parçaladı diyerek bir kervana sattıklarını gizlemişlerdi babasından. Köle pazarından zamanın Mısır Azizi olan Potibor tarafından eşi Züleyha’ya hediye olarak alınmış, ancak 10 yaşında olmasına rağmen konuşmaları ve hareketleriyle başta Züleyha’nın hayranlığını kazanmış, çok kısa süre içerisinde farklı bir çocuk olduğunu herkese kabul ettirmişti. Geçen zaman içerisinde Züleyha’nın Yusuf’a olan hayranlığı aşka dönüşmüş, onu düşünemez ve görmeden yapamaz olmuştu. Yusuf bu durumun farkında olmasına rağmen, Züleyha’ya ve eşine olan saygısı nedeniyle konuşurken bile Züleyha’nın yüzüne bakmaz olmuştu.
Züleyha bu tutum karşısında oldukça sinirlenmiş ve bir gün Yusuf’u çağırtarak onu çok sevdiğini beraber olmak istediğini açıkça söylemiştir. Ancak Yusuf buna asla karşılık vermeyerek çıkıp gitmiştir. Züleyha’nın bu durumu Mısır ülkesinde duyulmuş ve kınanmaya başlamıştır. Züleyha bunu hem halka haklı olduğu yönleri anlatmaya bu kendini aklamaya karar vererek Mısırın ileri gelen bayanlarını bir araya toplar ve davet verir. Davete gelen bayanlara portakal ve keskin meyve bıçağı verilmiş ve yemeleri söylenmişti. Ellerine bıçak ve portakalları alan bayanlar soyarken içeri Yusuf’un girmesiyle birlikte portakal yerine ellerini kesmişler ama bunu farkında bile olamamışlardı. Yusuf ay kadar güzel güneş kadar parlak bir gençti. Kendine gelen bayanlar Yusuf’un güzelliği karşısında Züleyha’ya hak vermiş kim olsa aynı şeyi yapardı demişlerdir.
Züleyha’nın tüm isteklerine karşı çıkan Yusuf’u iftira ile zindana attırmış, ancak yine de ona olan aşkını söndürememişti. Züleyha’nın eşinin ölmesi nedeniyle tek başına kalmış o eski şaşalı dönemleri bitmişti. Kralın gördüğü rüyayı doğru yorumlayan Yusuf zindandan çıkmış kral tarafından baş danışman ilan edilmişti. Züleyha hayli yaşlanmış olmasına rağmen Yusuf’tan haber getiren herkese hediyeler veriyor, onun yaptığı gibi malını mülkünü yoksullara veriyordu. Yusuf’un konuşma yapacağı yerlere gidiyor zor gören gözler le onu bir daha göreyim diyordu. Evinde yiyeceği dahi kalmayan Züleyha ekmeğim olmasın Yusuf’un sesini duysam bana yeter diyor, ona ulaşması için dualar ediyordu. Yusuf’un konuşma yaptığı bir yerde Mısırda Yüzarsif olarak bilinen Yusuf’a Züleyha “Yusuf” olarak seslenince Yusuf bu benim gerçek ismim kim bana selendi diyerek Züleyha’yı bulmuş, Züleyha ayaklarına kapanmak istemiş ancak Yusuf buna izin vermemiştir.
Artık Züleyha da put yerine Yusuf’un tek tanrısına inanmaya başlamış, Yusuf’un dua etmesiyle önce görmeyen gözleri açılmış, sonra ise gençliği ve güzelliği tekrar yerine gelmişti. Yusuf’a gelen vahiy de onu eş olarak seçmesini istemiş, konu Züleyha ya anlatılmış, o bu kadar çok sevdiği kişinin o anki isteğini geri çevirmiş Rabbimle beni baş başa bırak demiştir. Züleyha Rabbine olan sevgisinin gün geçtikçe Yusuf’a olan sevgisinden daha fazla olduğunu anlamış, dua ederek bir gönle iki sevgi sığmaz ama sen Yusuf’a olan sevgimi hoş gör diyerek evlilik teklifini kabul ederek çok sevdiği Yusuf’una kavuşmuştur. Bu gibi çok daha örneklerimiz var Leyla, Mecnun, Kerem ile Aslı- Ferhat ile Şirin v.b. gibi. Ne mutlu böyle sevenlere, ne mutlu kendini böyle sevdirenlere. (S.G.Buğrabey) 27.04.2016

YORUMLAR

28 Nisan 2016, 15.17
  Buğra bey sanırım Yazılarınızın en sıkı takip edenlerden biri benim  okurken duygulanmamak elde değil  ben kendi payıma çok şey öğreniyorum yeri geliyor yazılarınızı arasında kayboluyorum   züleyha gibi sevmekte böyle  Aşk dediğimiz o duyguyu tatmayanımız yoktur ama ateş olup yakmayanımızda  ben aslıyım keremimi buldum dilerim tüm sevenler kavuşsun aşkı bulup yaşasın emeğinize yüreğinize sağlık duygularımızın kaleme yansıyan prensi diyorum size  teşekkür ediyorum...
28 Nisan 2016, 17.02
emeğinize sağlık buğrabey ,  yine her zamanki çok güzel bi yazı olmuş ,züleyha gibi dilerim herkes ,  aşkına sahip çıkar sadık kalır..yazılarınızın devamını dilerim..sağlıklı ve mutlu kalın..
29 Nisan 2016, 13.28
ellerinize sağlık buğrabeyim
02 Mayıs 2016, 04.23
Kaleminize kuvvet...Nazan Bekiroğlu'nun ''Yusuf ile Züleyha'' isimli eserini okumanızı tavsiye ederim.Kitaptan ufak bir alıntı ile yazınıza ekleme yapmış olayım müsaadenizle...
''Züleyha, Yusuf'a bir mektup yazmaya başlayınca, Yusuf diye başladı... Yusuf diye bitirdi...Gördü ki hitaptan öteye geçemedi. Anladı ki aşkın nâmesinde ser-nâmeden öte kelam yok. Ve Züleyha'nın lügatinde, Yusuf'tan öte söz yok...Yusuf, yazdı Züleyha, sayfanın tam ortasına. Hala hitaptaydı kalemi, bir satır ileri geçemedi. Bir satır ileri geçsem hitaptan, dedi, yanacağım. Ses verdi içinden bir ses; YAN O ZAMAN! Yan o zaman...!''...
Ahsen-ul Kıssa ( kıssaların en güzeli) varken diğer kıssalar sanki bomboş bunun yanında... 
02 Mayıs 2016, 13.16
Evet arwen in dediği gibi Nazan Bekiroğlunu tavsiye ediyorum
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın