gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

AF EDİLEBİLİNİR Mİ?

24 Haziran 2016, 13.39
A- A+

 

Yine yorgun argın olarak günü akşam edebilmişti, inşaat işleri hep ağır olmuştur zaten. Onca gün çalış didin karın tokluğunu pek geçmiyordu kazancı Durmuş ustanın. Aslında kazanç fena sayılmazdı ancak inşaat işleri genelde mevsimlik olduğundan, her yağmur yağmasında iş erteleniyordu. Eşini ve çocuklarını kimseye muhtaç etmemiş evde yiyecek ve içecekleri eksik etmiyordu. Altı nüfusa bakıyordu,  eşi üç çocuğu ve birde annesi ile birlikte aynı evde yaşamaktaydı. Merdivenleri zor çıkıyordu, gelirken manavdan meyve ve birde karpuz almıştı, akşam olsun da soğutur yerim diye düşünmüştü.

Kapıya gelerek kolunun dirseği ile zar zor zil basmıştı, bir süre bekledi kapıyı açan olmamıştı, tekrar zile bastı bu kez daha uzun zaman dirseğini oradan çekmedi, bir müddet sonra kapı yavaşça açıldı, kapıyı açan evin en küçüğü idi. Durmuş usta selam vererek eve gelmiş, ancak onun gelişini bir tek küçük oğlu fark etmişti. Karısı Leyla elinde cep telefonu bir ha bir şeyler yazıyor, ağzında sakız olduğu halde nasılsa kocasının eve geldiğin fark etmiş hiç istifini bozmadan sen mi geldin herif demişti. Bu manzaraya şahit olan annesi oğlunun bu hale gelmesine hayli üzülüyordu. Oldum olası böyle idi, geline sözü geçmiyordu, oğlunun evinde sığıntı gibi yaşıyordu. Evde dinlenirim düşüncesiyle eve gelen Durmuş usta içinden (keşke gelmeseydim, inşaat daha huzurluydu) der gibi etrafa baktı, diğer iki kızı kendi odalarında idiler ne yaptıkları belli değil ders mi çalışıyorlardı, yoksa onlarda cep telefonuna mı takılıyorlardı bakan eden yoktu.

-Yemekte ne var hanım,
-Ne olacak dünkü yemekler var, kızlara söyle ısıtsın yeriz.
Durmuş başını sallayarak mutfağa yönelmiş ardından annesi gelmişti.
-Oğlum ne olacak bu karının hali, akşama kadar elinde telefon hiç düşmüyor. Temizlik yok yemek yok, kızlarla ilgilendiği yok, bende bir şey diyemiyorum. Dediğim zaman bana etmediği laf kalmıyor.
- Bende ne yapacağımı şaşırdım anne, bu böyle değildi sonradan değişti, kaç kez konuştum düzelsin diye bekledim, aslında çocuklar olmasa yapılacak iş belli ama çocuklar elimi kolumu bağlıyorlar. Dövsen olmaz sövsen olmaz.

Yemek ısıtılmış olduğu kadarıyla yenmişti. Büyük kız çay demlemiş Durmuş usta içtikten sonra odasına çekilmişti. Eşinin yatağa gittiğini gören Leyla hemen cep telefonunu alarak bir şeyler yazmaya başlamıştı bile. Leyla gün geçtikçe eşinden uzaklaşmaya başlamış, ev işlerin dahi yapmaz olmuştu. Her şeyden bir bahane bularak kayın validesine eşine ve çocuklarına bağırmaya başlamış, bir gün kafasını alıp gideceğini her defasında söylüyordu.

Durmuş usta yine iş çıkışı eve geldiğinde, evde annesi ve çocuklarının odada hep birlikte oturduğunu görünce şaşırmıştı.
          -Siz bir araya gelir miydiniz?
            Dikkatli bakınca evde bir şeylerin olduğunu anlamakta gecikmemişti.
    -Hayırdı anne, ne oldu?
    -Bilmiyorum oğlum, Leyla senden sonra çıktı ve bir daha dönmedi. Giderken de buraya bir yazı bırakmış. “ Ben her zaman size söylüyordum, kafamı alıp gideceğim diye, işte beni anlayan ve beni çok seven birine gidiyorum, beni aramayın” diye not bırakmıştı. Durmuş usta buna sevinsem mi, ağlasam mı diye düşünüyordu. Çocuklarım olmasa umurumda değildi ama onlar boynu bükük kalacak diye düşünüyorlardı.
    Çocuklara babaanneleri bakar olmuştu, evdeki o sessizlik gitmiş, daha sıcak bir yuva haline gelmiş sanki. Leyla arada bir kızlarını arayarak, çok iyi olduğunu bir zaman sonra gelip sizleri de alacağım diye de söylemişti.
    Aradan altı ay ancak geçmişti ki, sabah erkenden kapı olanca şiddetiyle çalıyordu.
Hayırdır, demişti Durmuş usta, merakla giderek kapıyı açmış ve eşi Leyla’nın perişan halde kapı önünde beklediğini görmüştü. Bu gürültüye evdeki herkes uyanarak kapıya gelmişti, ancak evin en küçüğü annesine koşarak sarılmış, diğerleri içeriye bile buyur etmeden, kardeşinin elinden tutarak içeriye almış, annelerinin üzerine kapıyı sertçe kapatmışlardı. (S.G.Buğrabey)   24.06.2016


YORUMLAR

25 Haziran 2016, 09.35
Emeginize saglik,harika bir  hikaye olmus,Aslinda gercekleri anlatan,gunumuzde  ozellikle  orta dereceli aile ve orta yas uzerin kisilerin,yasamlarindaki keskeleri sanal ortamda gerceklestirmek, ve ewliliklerinin getirdigi montonluklardan kurtulmak icin  basvurdukkari  bir  kacis sanirim, Ama   gerek aileleri(esler,cocuklarin)yara aldigi   sanal ask yasayan kadinlarin bu hikayede   oldugu gibi aillerinden  sogduklari ve    cocuklarini  ihmal edip, hayali bir dunyanin sigirine kapilarak,yuvalarimi bozduklari genel de gorulmekte, Bu yazinizin  ibret ile hatta  ogretici olarak  okunmasini,herkesin  sanalda mutluluk aramak yerine,sorunlarini yapici olarak, esleriyle ya da   uzman kisiler ile konusarak, cozmeleri  gerekmektedir,cunku insan ozellikle ewli bayankarin eslerine  ve ozellikle cicuklarina karsi sorumluluklari var,sanal da  aldatma ve  hayali ask ile  cocuklarinin  utsanci olmamalari gerekmekte,  kisaca bu yazininizin tum bayan ve erkeklerin okumasi  gerekir,bugun  bu hikayede  anlatilanlarin   tAmammi   sanalda  yasaniyor,cok bayan   ayni hatalari bileek,belki uzulerek yapiyor, ben bu yaziya  okuduklarimi  cok  gordugum icin,hassasiyet gosterdim, kisaca yasanmamkisliklari  hayali olarak  yasamanin   bedelini   cicuklar odememeli, ekmek parasi  pesince kosab  baba  odememeli,
                                                            saygilar,
25 Haziran 2016, 11.58
Roman tadında bir yazı olmuş  günümüzün    kanayan yarasına parmak basmışsınız  yüreğinize  emeğinize sağlık.
25 Haziran 2016, 14.05
gün geçtikçe teknoloji ilerliyor,bu gelişime seviniyoruz birçoğumuz ama ne yazıkki teknolojiyle birlikte dostluklarda azaldı eski komşuluklarda ..dediğiniz gibi böyle olanlarda yok değil güzünümüzde,öyle   bir hal aldıkki evlerde nerdeyse muhabbet yok varsa yoksa bigisayar yada cep telefonlarıyla uğraşmak çoğunun zaman geçirme anlayışı..önemli olan doğru zamanda ve doğru yerde bunları kullanmak..umarım teknoloji birçok yuvanın sebebi olmaz..güzel bi konuya değinmişsiniz ..hepimizin yakın çevremizde belkide kenidmizde olan bir durum buu..emeğinize kaleminize sağlık..
25 Haziran 2016, 21.52
Bence affedilebilirdi ..!!!
Huzuru mutluluğu dışarıda arayan bir bayan suçlumu sizce..? Beylerin yüzde yetmişi suçlu der ama kadını bu kadar dışarı iten nedeni sorgulamaz  kısaca suç hata tek taraflı değildir ...
PEKİ BUNU BİR ERKEK YAPMIŞ OLSAYDI AFFEDİLİRMİYDİ ..??
26 Haziran 2016, 15.18
Çocuklarına, kocasına ve evine ihanet eden biri nasıl affedilir.. Bunun cinsiyetle ne alakası var.. Neticede iyi bir şart bulduğunda gemiyi hemen terkeden birini affetsen bile nasıl güveneceksin.. 
Ayrıca bu hikayenin tıpatıp aynısı vardı internette, burda sadece isimler değişmiş..
GALE- , senin yazdıklarını okurken ömrümden 3 gün gitti.. :) insan bir nokta koyar, nefes alır.. :)
26 Haziran 2016, 17.00
evet Gale hanım, bu okuduğunuz yazı şu an hikayeden ibaret olsa da, gerçete bunu çok örneklerini görebiliyoruz. Bayanlar ne yazık ki süslü sözlere ve aslı olmayan vaatler kanıp gidityor ancak sonu hüsran oluyor. Hiç bir bayan / erkek kendi eşinden asla iyi değilidir, hiç kimse benim çocuklarımdan ve eşimden asla kıymetli olamaz. 2.eş sana ne kadar bakar asla ilk eş kadar cefakar ve fedakar olamaz.
Mer2oka hanım peki bu erkek olsaydı afediliermidi demiş. Bence bunun erkeği ve bayanı olamaz. Eş olarak düşünmek yeter sanırım. Bayanı oraya iten sebepler sorgulanamaz mı elbette sorgulanır, ancak dedim ya süslü sözler ve aslı olmayan vaadlerin gerçek olmadığını anlayınca gerçek eşin kıymeti dahada anlaşılmış oluyor ancak biraz geç anlaşılmış oluyor. Rabbim kimseyi eşinden ve çocuklarından ayrılacak hayallere kaptırmasın kimseyi.
26 Haziran 2016, 17.02
sessiz söz ve berra hanım sizde teşekkür ediyorum. Evet günümüzün kanayan yarası ne yazı ki öyle, berra hanımın dediği gibi teknoloji arttı dostluk azaldı.
26 Haziran 2016, 19.20
çok güzel yüreğine sağlık toplumun kanayan yarası teknolojiyi iyi yönde kullanırsak çok faydalı ama kötü yönleride yok deyil babayı hayat mücadelesi evine çocuklarına bir lokma ekmeyin peşine düşmüş olması eşini ihmal etmiş olabilir ama bu kadını haklı yapmaz benim fikrim .
05 Ekim 2016, 18.34
erkeginde kadında en huzurlu yeri dışarı değil ailesinin yanı olmalı
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın