gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Heyy Koç!!! :)

12 Şubat 2019, 16.42
A- A+

Bu yeni mesleklere bayılıyorum ben. Efendim bir yaşam koçluğu olsun, bir image makerlık olsun... Çok şıklar bir defa, isimleri bile afili. Bir nevi kılavuz bu insanlar; nasıl yaşayacağımızı, nasıl giyineceğimizi filan öğretiyorlar bize. Bunların elinde şablonlar var, o şablonları koyuyorlar üzerimize, hoooooop "değiş tonton" diyorlar, şıppadanak değişiyoruz. Ne güzel :) Tabii 44 beden bir kadının üzerine, mini etekli şablon gelince ortalık yağdan geçilmiyor, zemin kayganlaşıyor, ortaya nahoş görüntüler çıkıyor .p O da ayrı konu...


Yaşam koçu olma adaylarının,  öncelikle kendilerini çok iyi analiz edebilmesi gerekiyor. Yani bu mesleği edinmekte en büyük yardımcıları ve denekleri yine kendileri sanırım. Bir iç yolculuğa çıkıyor ve benliklerini çözüyorlar, kendi yaşamlarını güzelleştirme, geliştirme yollarını buluyorlar. Kendileriyle işleri bitip nirvanaya ulaştıklarında, ikinci bir insana yardımları dokunabiliyor. Bence en önemli kriter bu "kendileriyle ilgili her türlü şeyi çözmüş olmak" -nasıl olacaksa artık o-.


Elbette her bireyin gereksinimi, psikolojisi, handikapları vs. başka başkadır. Farmakologlar bile ilaç prospektüsü yazılırken, her değişik bünyeye tekabül eden paragraf paragraf yan etki sıralıyorlar. Bu şablon zıkkımı çalışmıyor bu yüzden. Büyük bir gözlem ve tahlil yeteneği şart, psikoloji eğitimi mutlak almalılar, ki karşılarındaki kişiyi tamamen çözümleyip yerinde önerilerde bulunabilsinler. Sonra mutlak zeki, kültürlü, entellektüel ve güncellenmiş insanlar olmalılar. Böyle olmayan birinin, ideal yaşam standardını bulmak isteyen birine faydası dokunabileceği düşünülebilir mi! Peki bu kadar vasıflı bir insan, niye yaşam koçu olmak istesin? İşte orası muallak .dd Biraz araştırdım, bu işin üniversitesi yok, yalnızca bazı üniversitelerden konuyla ilgili sertifika alınabiliyor. Bana kalırsa, bildiğiniz bir şey olamayanlar tarafından icat edilmiş bir meslek bu. Psikoloji'yi kazanamayan yurdum insanı, mesleksiz kalmasın maksat.

Yaşam koçları, aynı kamu spotlarına benziyorlar, aynı işlevsizlikteler bence. İnsanlar; kendi çocuklarını, yataklarında vurup öldürürken, "hayvanları koruyalım" demek, insanları bu yolla doğruyu kanalize edebileceğimizi düşünmek ne kadar da budalaca. Dibe batan erdemlerimizin gözüne baka baka; 5 kuruş menfaatin uğruna 5 adam harcayan doymakbilmezliğimiz gün gibi ortada dururken, verilen sevgi pıtırcığı mesajları ve tam tersi; 'ben'in zaten tavan yaptığı günümüzde, "yalnızca kendinizi mutlu edin"in köhne klişesini dendenlemek çok sakil durmuyor mu! Kamu spotu ya hani; kısa ve etkili sloganları olacak. Allah için, hangimiz bunlardan etkileniyoruz da değişiyoruz? İnsanları ikna etmek; kısacık bir zaman aralığına sıkıştırılacak iki sözcükle mi başarılacak??


Yaşam koçları, kamu spotları, kamu spotu tadında, yeni hiçbir şey söylemeyen saçmasapan makaleler... İyi niyetli olsalar  da manasızlar. Arada kamu spotu benzeri  şeyler yazsam da -elbet rasyonaliteden uzaklaşmadan:)-  zinhar yaşam koçu olamazdım sanırım. Yalnız güzel giydiririm, image maker olabilirim bak, o ayrı smile Resmi İnsanın dışına çeki düzen vermek kolay da işte, ruhunu giydir giydirebilirsen. Psikologların, psikiyatristlerin bile zor başardığını veya hiç başaramadığını, iki üç aylık eğitimle alınmış sertifikalı yaşam koçu mu başaracak! Karısını sabah, akşam döven adamın içindeki şiddet dürtüsünü "kadına şiddete hayır" manşetli iki dakikalık görüntü mü değiştirecek!


Yaniiii velhasılıkelam: Kimse sana yeni bir sen yapmayacak. Kimse, senin içindeki kötüyü iyiye eviremeyecek. Sen kendini bir şey yapabiliyor musun, mesele o. Yaptın yaptın, yapamadın Allah selamet versin.

Öyle değil mi koç? :)


YORUMLAR

12 Şubat 2019, 20.54
Tek bildiğim koç Kurbanlık Ve adaklık koçtur başka bilmem  :DD
13 Şubat 2019, 05.17
Tamam Okan işte, senin bildiğin doğru, ben de onu diyorum. Yeni model koçları da aynı işleme tabi tutup keselim! Hem etlerinden faydalanırız, hem hayır işleriz. smile Resmi Pragmatist bakış açısı benimkisi; işe yaramayan bir şeyi, işe yarar başka bir alanda kullanıp faydalı bi hale getirmiş oluruz .ddd


Şehr-i19Mayıs; öncelikle geçmiş Tavuk Gününü kutluyorum .dddd Ben buna bi hafta gülerim, Allah razı olsun .ddd

Hah işte üşengeçlik diyorsun. Ne oldu biliyor musun; insanların elinden muhakeme yeteneğini aldılar. Giderek daha da kötü oluyoruz. İçgözlem yapamadığımız gibi, dışgözlem de yapamıyoruz. Kendimizi tanımıyoruz, dış dünyada olanları da kavrayamıyoruz. Hep bir "burda yapılmışı var", "burda düşünülmüşü var" durumu oluyor. Ne kendimiz bize aitiz, ne de düşüncelerimiz bize ait.


Yaşam koçu olabilmek için, önce psikoloji okumaları gerek. Psikologların ek bir eğitimle bu işi hakkıyla  yapabileceklerine inanıyorum. 3 aylık bir eğitimle, o altyapıyla olacak iş değil bu. Aç bak ne şaklabanlar var nette. Bu işi çok iyi yapanlar var, diyorsun ya... Olabilir ama mutlak onlar da kendileriyle aynı ismi taşıyan, yeteneksiz, vasıfsız insanlardan rahatsızdırlar. Fakat madem ki bu kadar güdülmeye meyilliyiz ve yaşam koçluğu şarttır; üniversitelerde bölüm açılsın, gidip üniversite okusunlar adam gibi. Kimsenin hayatı, bu kadar ehliyetsiz ellere bırakılmayı hak etmemeli.


Bak sen ne güzel söylemişsin insanlara ne lazım olduğunu. O yazdıklarının tamamı; ikinci bi insanın direktifleriyle değil; ikinci bir insanın, başıboş insana düşünmeyi öğretmesiyle olabilir. Balık tutup karnının doyurmak- balık tutmayı öğretmek misali...


Bak asla dediğin gibi düşünmüyorum. Ben hayvanları daha çok severim insanlardan, hep de söylerim. O örneği bilerek verdim, ki yakalamışsın. İçinde hayvan sevgisi olan birinin; insana şiddet eğiliminde olmayacağı doğru bir varsayım. Söylediklerine katılıyorum. Tam da bu noktada, verdiğim örnekteki bireyi düşün. Çocuğunu öldüren biri, sence 'hayvanlara şiddete hayır' sloganına nasıl tepki verir? Vermez ki :) Bu yüzden diyorum şablon hikaye diye, kamu spotları hikaye diye. Bu noktaya gelen bir insana bu tür kamu spotlarının fayda etmeyeceği aşikar. Eee seven de zaten seviyor hayvanları.  Peki bu kamu spotu kimlere hitap ediyor, hedef kitlesi nedir, söyler misin Şehr-i19Mayıs?


Karamsar bakmıyorum, gerçekçi bakıyorum bence. Yaşam koçlarından, kamu spotlarından medet ummamalı. Yaşam koçunun bize söyleyeceğini, bir dostumuz da söyler. Yok iyice kopmuşsak bizi psikolog paklar. Bizleri hiçbir konuda bir kamu spotu ikna edemez. Ancak sağlam düşünce, başka birini ikna edebilir; o da anlayabilecek kapasitedeyse... Yoksa akıl, fikir de kar etmez yani. Teşekkür ederim düşüncelerini paylaştığın için.

13 Şubat 2019, 11.51
    hayvanları korumayı ve hayvan sevgisini bence insanlar çocukluklarında diğer bir çok şeyi olduğu gibi  ancak ailelerinden öğrenebilirler . hayvanları seven ve zarar vermeyen biri zaten insanlarada vermez.bunun sonradan olabilecek bir şey olduğuna bende inanmıyorum.ama belki spotlar ailelerinden bu konuda yönlendirme almayan çocuklara yardımcı olabilir.
13 Şubat 2019, 21.06
Sahip olduğu şeyleri nasıl kullanabileceği konusunda parlak fikirlere sahip olamayanları, bu fikirlere doğuştan sahip olan bir kısım zeki insanların çok kısa sürede bulabileceğinden şahsen hiç şüphe duymam. Hele ki mevzu, nakit meblağların büyük bir incelikle ezilmesi ise... :))

Ve aslında bu durum çoğu zaman da bir tür kommensalizm dir... Ama her iki taraf da memnunsa bence hiçbir sakıncası yok. Gerçi memnun olmasalar da yok. :)) 

Haa, bu arada ayakkabılarımı çok seviyorum... :D
14 Şubat 2019, 05.48
Ben de aynen sizin gibi düşünmüştüm Sonuncu__ Belki çocuklara bir faydası olur, demiştim. Sonra biraz daha düşününce ondan da vazgeçtim. Çocuğuna çikolata alıyor bir anne, çikolata bitince kağıdını yere atıyor. Sonra bu çocuk, tv'de çevrenin temiz tutulmasıyla alakalı bir kamu spotu izliyor. Sizce hangi davranış biçimini benimser? Şu konuda çok haklısınız; aile bir şey vermiyorsa çocuğa, iyi yönde rol model olamıyorsa; o çocuk, aynı anne ve babasına benziyor.
15 Şubat 2019, 04.47
Ahh Blue ahh! Başkalarına gelince "grift", bana gelince "kommensalizm" öyle mi .pp Ayıp ama! :) Bencil simbiyozcu demekmiş, yani benim yorumum o yönde oldu :) Ki bence gayet güzel açıklıyor bu koç-koçcu ilişkisini. "Para nasıl ezilir"i bilmeyenler de var haklısın. Onu bile bilmeyen var. Koç önce koçcusundan kazanarak öğrenir, sonra döner ona öğretir. Hep haklısın hep .d Ayakkabılar hariç ama smile Resmi İnsan her zaman güzeli sevmeyi bilemiyor ki .dddd


Babettecim niçin sırlarımı ifşa ediyorsun ki sen! smile Resmi Bir de diyaloğu olduğu gibi aktarmışsın, elalem ne diyecek şimdi bana, bak konu bulamıyormuş da koç tutmuş bunun için demeyecekler mi smile Resmi :) Hem yazdıklarını niye siliyorsun, bak buna da çok sinirlendim /oklava (kaç bilmiyorum o .p) Teşekkür ederim güzel sözlerine. Senin de gülen yüzün; güldüren, düşündüren yüzün buralardan eksik olmasın. Sen de iyi ki varsın. Sevgiler, selamlar benden de, yürekten...


Teşekkürler hepinize arkadaşlar yorumlarınız için smile Resmi


15 Şubat 2019, 11.57
Ayakkabılarım gayet güzel... :) 

Çok çalışıyor, zaman zaman hayatımı riske atıyor ama karşılığında az para kazanıyorum.

Yani benden uzak dur "Koç" :D :D
15 Şubat 2019, 12.00
Haa unutmuşum.. :S

"Koç önce koçcusundan kazanarak öğrenir, sonra döner ona öğretir." 

Bu nasıl bir cümle be Cezbe.. :) 

Harikasın.... ;) 
15 Şubat 2019, 17.26
Şahaneyim Blue, harika da nedir yani smile Resmi Koçun hizmet ettiğine ne diyeyim şimdi, 'hasta' desem olmayacak, 'müşteri' demeye içim elvermedi, e 'koçcu' işte :) Yani diyorum ki, para ezmeyi öğrenir koçcusundan para kazanarak, sonra da koçcusuna "para nasıl ezilir"i öğretir. Tdk'dan daha iyi çalışıp kelime üretmişim, şahane olmayıp da ne olayım :)


Ayrıca görüldüğü üzre, insanların dışını bile değişmek risklidir. Hiç ummadığın anda, bir çift ayakkabının içinden, büyük büyük değerler çıkabilir. Kişi, nesneye ölesiye bağlanmışsa durum çetrefilleşir. Bu yüzden, kimsenin içine, dışını kurcamamalıdır kimse .dddd

Dipnot: Olmaz o ayakkabı, olmaz! :)
16 Şubat 2019, 02.36
Tamamen İç Ses: smile Resmi Babettecim şiir yazmış, hem de erkek ayakkabısına smile Resmi Az deli değil ha! Bir de kırkayak çıkarmış içinden. Ben burda 1 çiftiyle uğraşamadım görmüyor mu, bir de 20 çiftiyle nasıl uğraşayım smile Resmi


"Pabucmun" yazmış bir de, sonra kafayı ona takmış. Halbuki anlaşılıyordu yanlış hali de... Milleti iyice delirttiler bu Türkçe'yi çok iyi yazabilenler şahane insanlar smile Resmi Ben de tuttum "koçcu" yazdım. 'Koçcu' yazılmaz ki o, 'koççu' yazılır. Kitap-kitapçı şeysi gibi smile Resmi İnşallah görmemiştir kimse, dikkatlerini çekmemiştir :( Yine aklıma kırkayak geldi bak, dertlendim, vallahi uğraşamam 20 çiftle smile Resmi


Biri 'Dünya Tavuk Günü' diyor; biri ayakkabılarına ilan-ı aşk ediyor; diğeri o ayakkabılara şiir yazıyor; beriki 'koççu' diyor smile Resmi Bi araya gelip muhabbet etsek, kim bilir daha ne inciler yumurtlayıp birbirimizin kafasını yakacağız. Hele bizi birileri dinlese rezil rüsva olacağız smile Resmi


Sindirella'nın ayakkabısı geldi şimdi de aklıma. Babettecim o ayakkabıları mı getirin diyor yoksa!  Sanki kafam iyice karıştı, bu düşünce sarmalından çıkamıyorum. Ben şu yazdığım yazıyı yarına bırakayım en iyisi. Gidip 101'in net, matematiksel gerçekliğinde kafamı düzelteyim. 20 çift çoook çooook! Bana da yazık  smile Resmi


*Ben de seni seviyorum Babettecim smile Resmi
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın