gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Mezotelyoma

19 Nisan 2021, 00.08
A- A+


Her ne kadar pandemi güncelliğini korumaya devam etse de çağın hastalığı diye nitelendirilen kanser; onunla yüzleşmek kanımızı dondurmaya yetiyor. Hücreler kontrolsüz çoğalıyor. Bedenimizi tutsak ediyor. Başka hastalıklar gibi tek organı değil ayni anda birkaç organı etkiliyor olması en kötü yanı. Sevindirici olan; eskiye oranla birçok hastanın tedavi sürecinin ardından normal yaşantılarına devam edebiliyor olmaları. Ve de çokça tekrarlanan ‘’moralimizi yüksek tutmamız’’ şeklindeki telkinlerin işe yarıyor olması.


Bir yılı aşkın süredir, nefes darlığı; halsizlik, özellikle merdiven çıkarken yaşadığı aşırı yorgunluk hissi vs. gibi şikayetler neticesinde kalp, göğüs, romatizma ve akabinde onkoloji servisinde noktalanan bir seri tetkik ve inceleme süreci. Kesin teşhis konana kadar yaşanan sıkıntılar endişeler ve evham da cabası…


Kanser hastalığında ‘’erken teşhis hayat kurtarır’’ şeklindeki slogan ne yazık ki bazen işe yaramıyor. Hastalık öyle sinsice ilerliyor ki ortaya çıktığında zaten son evreye gelmiş bulunuyor hastalar.


‘’Annenizin hastalığı MEZOTELYOMA’’ dendiğinde şaşkın şaşkın doktorun yüzüne baktık. Açıklama gereği duydu anlayabileceğimiz dille. Akciğer Zarı Kanseri dedi. Hayatının 30 yılını sağlıkta geçirmiş biri olarak bana bile çok yabancı olan bir terimdi bu. Asbestle muhatap olanlarda görülen bir kanser türüymüş. Dahası da dünyada çok nadir görülen bir türmüş. Elbette farklı sebepler de var da en spesifik olan asbeste maruziyetmiş. Asbestin semptomları onlarca yıl sonra ortaya çıkabiliyormuş. Neyse ki asbest kullanımı bazı düzenlemelerle önlenmeye çalışılıyor artık günümüzde. En azından bundan sonrası için bu risk azalmış oluyor(((


Kemoterapi yerine immünoterapi tedavisini önerdi doktorumuz. Bağışıklık sisteminin kanserle savaşmasını sağlayan biyolojik bir tedavi türü. Böylelikle kemoterapinin ağır yan etkilerini de ortadan kaldırmış olacaklardı bu yöntemle. Örneğin hastayı negatif yönde etkileyen saç dökülmesi ve benzeri  etkiler de bertaraf edilecekti böylelikle.


Yaklaşık 10 haftadır onkoloji servisinde tedavimiz sürmekte. Annemizi önce hekimlerimiz; sonra canla başla, asla of demeden sabırla, sevgiyle ve merhametle ‘’ canım, aşkım’’ diyerek hizmetin en cömertçe verildiği hemşirelerimize emanet ettik.


(Yatışımızın ardına 10 günlük koma süreci, bilinç kaybı ve doktorun her an kaybedebiliriz hazırlıklı olun şeklindeki telkinleri….Yoğun bakım yerine serviste geçmek bilmeyen zorlu 10 gün…Hastane bahçesinde gecen uykusuz günler ve geceler….Ödem ve vücudunda oluşan yaralar…Bıkmadan usanmadan yapılan pansumanlar..)


Her an kaybedebiliriz dedikleri canım anam. Her gecen gün daha iyiye gidiyor. I5 gün sonra 3. kür ilacını alacak. Pes etmedi. Etmedik .Etmeyeceğiz. Hatice hemşirenin bir lafı vardı komadan çıktığında. ’’Bizi şaşırtmaya devam et Hidoşum’’ demişti. Söz sana Hatice hemşire yürüyerek çıkacağız buradan. Gülümseyerek ve mutlu.

YORUMLAR


Henüz yorum yapılmamış :( Yazık ama blog sahibi senin yorumunu bekliyor olabilir

Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın