gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Haddinizi Bilin!

30 Ocak 2022, 04.11
A- A+

İzlemiyorum ama izlettiriyorlar. Sövecem ya, haksızlık yaşanmasın diye açıp o bölümü uzunca baştan sona izledim. Nette kısa kısa videolarla yargılayıcı konuşanlar haklılarmış....

18 yaşındaki genç bir kız evli bir erkek tarafından taciz edilmiş. Aşk var sanıp ayrılmıyor kız bu durumu devam ettirmek istiyor. O yaşlarda hangimiz kimlerde neler var sanmadık ki... Gençtik, toyduk. Yaşadığımız ülke ve toplum kısıtlayıcıydı. Yani bir Avrupa ülkesi genci değildik, onlarla sorunlarımız bile farklı. Kimimiz doktor ilaç yardımı aldık kimimiz aile şefkati ve desteğiyle atlattık kötü zamanları. Hepimiz şanslı değildik ama birçoğumuz yaşadı bunları bu şekilde. Hangimize zorla çıkartıldığı tv önünde tüm Türkiye’ye rencide edilerek yanlıştan dön, hata yapıyorsun denildi. Küçük örnek halinde düşünün bir, bir yakınınız sizi mahalle önünde küçük düşürmeye çalışıyor, aşağılıyor; nasıl hissedersiniz? Gerçeği ise daha çok ağır. Tanımadığınız yani samimiyetinizin olmadığı biri tarafından milyonların önünde off. Kız çatı katında travma yaşıyor o an, zaten baştan yüzüm görülmesin talebinde bulunmuş, bizim nutukbaşı napıyor yanına gitmiş adı üstünde ya konuşuyor sesi çatı katından da yüksekte arşa çıkmış o sırada kamera çekiyor tabii kayıtta. Aile neden heykel, zaten zorda neden kızımıza bağırıyorsun neden demiyor ya da genel durumu neden hala farkedip algılamadı. Siz neden ekrandasınız. Yapmayın reyting ve şov için daha ne kadar oynayacaksınız ve oynatacaksınız, duygu davranış ve sözlerinize kadar her şeyiniz sahte ve kurguyken. Siz değil ama ekrana çıkarttığınız o insanlar gerçek ve her şeyleriyle samimiler. Sizin yaptığınız programları da biz biliriz evlilik programları adı altında nelerin döndüğünü sizden çok biz bilirdik ama sizin kadar ahlaktan sözetmezdik size. 

Midem bulandı ya. Bunlardan kaçmak istiyorum. Olmuyor, kaçamıyorum illa ki karşıma çıkıyorlar. Kurgulara gömüldükçe kafamı çıkartıyorlar. Yöntemim benzeyebilir ama ben bir devekuşu değilim. Gerçeklerle yüzleşmek bunalttı. Çare tek başıma bende değil ki... 

Kafam doldu. Bu kadar yazabildim hakaretsiz. Aileler çocuklarınızla baskı uygulamadan konuşun, onlara söz hakkı verin ve yeniliklerde şans tanıyın. Onları korkutmayın, sevin. Sevgi koruyucudur her anlamda. Gençler siz de aile sözü dinleyin, tecrübelerini dikkate alın


YORUMLAR

30 Ocak 2022, 08.21
O kadar haklısınki.. diyecek başka söz yok eline saglık
30 Ocak 2022, 20.20
insanlar izlemese reytingler düşse yayındankalkar izlemeyin.
31 Ocak 2022, 13.32
KALDIRMAZLAR .YAYINDAN MALESEF BAŞKA FORMATLA YEDİDEN İŞ BAŞINDA OLURLAR.MANTAR GİBİ TÜREYİVERİRLER.. HEM NELER UNUTULMADI BU ÜLKEDE HER ŞEY HASIR ALTI OLUVERİR NEDE OLSA TÜKETİM TOPLUMUYUZ..
31 Ocak 2022, 17.24

İyi ki sen RTÜK değilsin unadventur yoksa tv dünyası kül olurdu. Programı sevmedim alın bunu baştan yapın alın, programı mı, yok yahu programı yapanı alın sunucusu önden. Düşüncen doğrudan kişilik karakterle alakalı olmayabilir. Tv karakterine bürünmek başka şey bence dış dünya karakterinden yani özden. Sanalda sergilenen karakterle gerçek hayattaki karakterin uyuşmazlığı gibi diyebilirim.

Sunucuya o özgüveni ve rahatlığı verenler; izleyenler, katılanlar ve hakaretvari suçlayıcı tavırlara izin verenler. Sahtelik açısından değerlendirmek gerektiğinde; bir tv programı bir defa. Tv önünde olması tüm iyilikleri kötülüğe doğal olarak çeviriyor. İşin ucunda reyting varken güvenmek gereksiz. Zaten ne güvenmesi; bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Ülkenin psikologu uzmanı mı bitti, ülkenin polisi mi yok; tüm iş bu programlara mı kaldı. Bizler bunlar olmadan güvende değil miyiz. Böyle şeyler işte.

Beğenmeyip şikayet edildiği halde düzenli izlemeye devam etmek ikiyüzlülüktür. Tıpkı giyiniş tarzlarına her yerde her an söylenip görür görmez de açık giyimli bir kadına bakmak (yiyecek gibi) vs gibi. Bu tiplerden kesinlikle uzak durulmalı. Tiger izlemiyorum, izlemeliydim tek seferlik hak yememek için. Dediğim gibi şikayet edenlerle düzenli izleyenler aynı kişiler olmayabiliyor. O yüzden izlemeye izlemeye reytingleri düşürme fikri ütopik geliyor bana. Bu programın dokunulmazlığı var, nedenseee çağrılarımız karşılık almıyor, o sunucunun ilk iş bilmezliği değil bu buna rağmen kapanmadı ve görünen o ki programın sunucusu insanlara genç yetişkin ayırmaksızın maalesef psikolojik şiddet uygulamaya devam edecek. RTÜK Maske Kimsin Sen programıyla uğraşsın dursun tek işi oymuş gibi.
31 Ocak 2022, 17.27

Teşekkürler mevsim

İsthewatch rumuzunuz manidar (izdivaç programlarını hatırlattı) ama söylediğiniz söz doğru. İzin verilmezse, önü kesilirse türemez diye düşünüyorum 
01 Şubat 2022, 12.08

Plan program yap sen, zamanı gelince parti kur filan o iş kolay. Kızılderili köklerimiz var, hallederiz :))
01 Şubat 2022, 16.17
Olaya bakış açınıza sevindim ama malesefki beyinleri uyuşmuş bir toplumun bireyleriyiz siz sanıyomusunuzki onları izleyenler bu olay gerçek hayata dair bişeyler sanıyolar asla önlerine servis edilmiş bir mevzu var arkası yarın gibi izliyorlar belki bir dizi belki bir film gibi acaba bu gün ne olucak tadında … 
Bunca yapılmış yanlışa seslerini çıkartmaktan korkan bir toplumda bunamı ses edecek .. aman nasıl olsa bi kaç güne unutulur modunda takılıyolar ..sokağın ortasında dayak yiyen kadına ses edemiyoruz çünki Kadir şeker gerçeği var .. yani sesini çıkartmaya korkan bir topluma bu tarzyerr başvuracak kadar aciz bırakan hukuk sistemine yazıklar olsun ne diyelim .. 
01 Şubat 2022, 17.19

Tek partili rejimle yönetilen Kuzey Kore ülkesinde diktatörlük hakimdir. Bilindiği gibi ülkede internet kullanımı yasak ve cezası var. Birçok sebepten korku ülkesi. Demokratik Cumhuriyet ülkesi Türkiye’de korkunun ne işi var, ne korkması, bir defa bu algıdan bir kurtulalım Badesi. Yanlış yönetim, yanlış kararlar, yanlış ticaret hangi padişahın yanına kalmış ki devir seç-seçil devri. Korkuya yer yok...

Başladığı gibi bitireyim konuyu yorumla:
Çok Güzel Hareketler 2 de final yaptı. Kaliteli eğlence programı zorbalığa daha fazla dayanamadı. Bildiğin zorbalık ve yandaş kanalların korkaklığı. Dokunduranı gözlerinin önünden çekmek istiyorlar. İnce ince dokunsan ona da tahammülleri yok. Bunlar böyle, bunların yanındakiler de aynı mezhepte. Birbirlerine ayna ve birbirlerinin sır kutusu onlar. Pislikler halı altına. Ancak halı aşındı, pislikler açığa çıkıyor, inanıyorum ki gün geldi ve ak kara belli olacak. Ülke aydınlığa ve temizliğe kavuşacak. Ülkem adına tek temennim bu.

Ben de şu küstahlığa dokunayım: Bakın ne demiş, sosyal medya çarpıtıyormuş, işimiz gücümüz yoktu kendisiyle ve sadist programıyla uğraştık durduk ve hatta ücretli. Şundaki özgüvene bak bir de, programına kendi adı verilmiş. Tam bir marka, şimdi neden onla uğraştığımız anlaşıldı mı? Kaliteee, markaaa..ya sabır

Daha ne yaptığının farkında değil ki, bağır mağduru suçla, bu şekilde faili savun sonra dönüp çarpıtılıyor de. Ne farkın var “orada ne işi varmış?!” diyen kafalardan. Üstelik pis ağızlı ve bel altı vurur. Gerektiği kadar takip ettiğim ölçüde hakkındaki genel algım budur.
01 Şubat 2022, 19.52
Ben okuduğuma yorumumu yaptım + bu konu hakkında olan düşüncemi dile getirdim sanıyorumki anladığım kadar anlaşılmadım . Kolay gelsin :)
02 Şubat 2022, 20.54

Bence yorumunuzdaki düşünce yanlış(uyuşuk beyinler), doğrusu; tembellik bitti ve uyuyanlar artık uyandı. Enflasyon, aşırı zamlar ve milattan önceki ucuzluk kuyruklarının geri gelmesi gibi kötü kabuslar sayesinde insanların birçoğunun gözü açıldı. Hala uyanmayanlar ise, uyanmadıklarını sandıklarımız yani aslında uyanık olanlar; onların tuzu kuru, tuzun nem kapmaması için de bir tuzluk bulmuşlar kaybetmek istemiyorlar. Maddi çıkar ilişkisi.

Yapılan yanlışa sesini çıkarmamak, nerde Türkiye’de mi? Yanlış. Sesimiz çıkıyor, belki sesimiz çok çıkan sesinizin gölgesinde kalmış olduğundan bizi iyi duyamadınız ancak kısıtlama, kısma, kapana alıp tutma gibi aksi eylemlere maruz kalma sebebimiz bundan. 

Sosyal medya gücümüz; aklımız ve vicdanımız da silahımız. Birçok yanlışı sosyal medya aracılığıyla (örneğin Twitter) durdurmanın gururunu taşıyorum hem katılımcı toplum adına hem de kendim için

Korkuya zaten yorum yazmıştım ancak korkaklık konusunda hala tek örnekle ısrarcı olmak isterseniz yine yanlış çıkar. Örneğinizdeki vaka o konu çok karışınca çoğunluğun gözünde netliği kayboldu... Onlar istedikleri kadar yeni tutsaklıklar yaptırsınlar, istediklerini kafalarına göre içeri tıkıp istedikleri kadar tutsunlar, naparlarsa yapsınlar bir önceki yorumda dediğim gibi; karanlık günlerin bitmesi yakındır. Onlar da hissediyorlar; geliyor gelmekte olan
02 Şubat 2022, 22.42
Otherand;

Son yorumunda ilk paragraftaki yazdıklarından hiçbir şey anlamadım. Fakat şuna eminim ki sen de 
anlamadın :) ya da düşünceni yazı diliyle pek aktaramadın.. Bilemiyorum, orada bi frekans kayması 
yaşanmış belli yani..

Eğer bunun farkına varsaydın sana şu soruların yöneltileceğini bilirdin; 

1- Türkiye Cumhuriyeti'nde seç-seçil devri mi?
2- Başkanlık Sistemi ne ola ki?
3- Acaba "Silivri soğuktur şimdi.." capsinin çıkış noktası nedir? 

Allah, en kısa zamanda bizi selamete erdirsin... 

İyi akşamlar
03 Şubat 2022, 14.38

Galiba bir önceki yorumuma söyledin Blogger  ve yorumun sonuna “bir dost” eklemeyi unuttun. smile Resmi lafı çok uzatmıyım konuşma diliyle yazcam; hangi ülkede yaşadığımın bilincinde ve Silivri soğukluğunu bizzat yaşamış biri de olarak umutsuzluğu tasvip etmiyorum kimseye. İşlerine geleni ellerine vermeyecez onların. Pes etmenin pes ettirmekten daha kolay olduğunu bile bile... Çıkarcıları ve uyuşuk beyinlileri görmek ve onlardan ülkecek zarar görmek bazen zoruma gitse de ben pişman değilim hiçbir şey için. Ben sinmediysem , kimsenin sinmeye hakkı yok; net. Ya bu beladan kurtulacaz ya da kurtulacaz hep beraber. 

Nasıl, güzel açıkladım değil mi yazsam yazı dilinde de anlaşılması mümkündür herhalde 
04 Şubat 2022, 11.13


Ben bir okuyucuyum  ve okuduğum şeyi KENDİMCE  yorumumu katarak yazdım .. ben nasıl okuduğuma saygı duyup onagöre öyle!! diyebiliyorsan düzeltmeden bana göresine saygı duyulması gerekmez mi ? Sonuç olarak bloger siz ben okuyucu eleştiriye açık olması gerek siz eleştiren ben olmalı orda burdan lafları dolandırıp kendi düşüncesini empoze etmeye çalışan bir bireye nesöylesem boş ben böyle düşünüyorum okuyucuyu bile baskılayarak ben ne dersem o tavrınızı sevmedim başa sarıyorum bakış açınızı sevmiştimi geri alıyorum  . Hatta mümkünse tüm yorumlarımı geri alıyorum bir yükselti bulup  konuşan ve konuştuğunun herkes tarafından kabul etmesini isteyen birinin bloğumunu bile okumakzaman kaybıymış 

04 Şubat 2022, 14.03

* Önce ne nedir öğrenelim. Benim bildiğim düşünce alışverişi sokakta olmaz sanatta olur. Bir resim tablosuna bakar, beğenini ya da eleştirini dile getirirsin ve karşındaki de saygıyla sırasını bekler. Sokakta eylem vardır. Düşünce eylemden sonra oluşur. Çabanın karşılık alması ya da almaması sonucu oluşan fikirler. Sizin düşünceniz hangi çabanın ürünü? Bakın ben anlattım ya siz? Fikir belirtirken bireysel konuşmalı, çoğunluk ne diyorsa ona ayak uydurmamalı. Özgün ve bireysel olmanın hazzı böyle yaşanır.

* Siz beni değil toplumu eleştirdiniz hakaret boyutunda. Burada yazdığınız şeyleri sesli olarak çoğunluğun arasında söylemeyi deneyin bir de bakalım onlar size ne tepki verecek 

* Edebi metin şeklinde blog yazarsam eleştiriye açık olur her zaman

04 Şubat 2022, 21.48
Nasıl başlamış, nereye varmış. Baştan aşağı okudum da. Sanki asıl yazmak istediğiniz blogdaki konu değilde yorumlarınızdaki konuymuş gibi durmuş. 
... ve son yorumunuzun giriş cümlesine ithafen . ''önce ne nedir öğrenelim'' değil. ''Herkesin gerçeği ve doğrusu kendinedir'' diye olması gerektiğini düşünüyorum. Zira toplumda çeşitliliğin, renkliliğin özü de bu değilmidir. Ayrıca Fikir belirtirken bireysel konuşmalı, çoğunluk ne diyorsa ona ayak uydurmamalı deyip akabinde ''Burada yazdıklarınıza  toplum çoğunluk ne der ne tepki verir.'' cümlesini gerçekten bağdaştıramadım. Ya yanlış anladım. Ya da dedikleriniz çelişkili.
06 Şubat 2022, 01.18

Beyondlimits,
Önce sizi neyin rahatsız ettiğini anlamalıyım , sonra da cevap yazmak değer mi değmez mi onu anlamalıyım ama değermiş gibi başlayayım: iki ayrı yorumda toplum demişim. Birincisi hakaret edilen başkası tarafından toplumu (ülkenin geneli) ele almışım uyuşuk beyinler denilen. İkincisi çoğunluğu kastettiğim toplum. Bir ortamdayken biri bir şey der diğerleri de ona uyar ve sürü psikolojisi başlar. Biri (sürünün başı) bir şey diyor ama belki bir çabanın ürünüyle diyor, sürünün geri kalanı ise belki de sıfır çabayla ona uyuyor. (Aynı kategoriden bahsetmişim gibi durmuş aynen, sayenizde düzeltmiş oldum)

Blogun nasıl başlayıp nasıl bittiği biraz gelen yorumlarla da alakalı. Genelde tek taraflı okuma yapanlar bu tarz yanılgılara düşerler. Kötü bitmedi bence, konuşulması gerekenler konuşuldu. Hatta konu farklı düşünceler yansıdıkça açılmaya, güzelleşmeye çok müsait. 

Herkesin gerçeği ve doğrusu kendine mi, diyorsunuz. Yapmayın, yanarız


07 Şubat 2022, 02.37
Yani bulaşılmaz biliyorum ama sabır taşı olsa çatlar, milletin beynini yaktı bildiğin. Bir de twitter'da aydınlatma yaşatıyormuş insanlara! Onlarca cümle kurup anlatamayan birisi, iki üç cümleyle ne anlatabilir merak ettim doğrusu.


Ben bunu yaptım (twitter aydınlatması:)-), sen ne yaptın, diyor Badesi'ne. Yani galiba öyle diyor. Sonra diyor ki; hayır insanlar artık uyandı. Hakaret ediyorsun insanlara, git ortalıkta konuş, bak bakalım nooluyooo .dddd  Bireysel düşünceden öneminden filan dem vuruyor. Bu yönde inciler yumurtluyor, dünyanın en değerlileri mübarekler. Diyor ki; düşünce alışverişi sanatta olurmuş. (Yani örneğin burda yapılanlar, sanat söz konusu olmadığına göre; misal uzun eşşek mi oynuyoruz??) Sonra efendim neymiş; sokakta eylem önce gelirmiş düşünceden. Vay canına! Yani ne yapıyoruz; önce birinin kafasını patlatıyoruz misal, sonra da düşünüyoruz "lan ben çok mantıklı bi insanım, bunun kafasını patlattım, düşüneyim bakayım niye patlattım" şeklinde. /huni takmış smile. Ne yazayım, hangi birini yazayım bilemiyorum.

Son haklı "çelişiyorsunuz" Beyondlimits eleştirisinden sonra, Badesi'yle hemfikir olup 'büyük çoğunluk' diye söz ettiği her kimler ise, onlara uyarsak yanarız, diyor finalde.180-360 derece derken, 180 derecede karar kılınıyor, görev başarıyla tamamlanıp; yorumlarda olagelenlerin şaheser güzellikte olduğu dile getiriliyor. Yani hanımefendi, olan bitenden gayet mutlu. HapyyAnd!!! (konfetiler uçuşuyor bu sahnede)

Ömr-ü hayatımda böyle saçmalık görmedim, cidden görmedim. Güleceğim ama üzülüyorum bi yandan da haline.

08 Şubat 2022, 12.19

Farklı düşünceler yansıdıkça güzelleşir diyen şom ağzımı açalı çok olmamışken bu sefer niye ters işledi ki derdi ne bu meretin? Hadi ordan, bulaşma az öteye git!

08 Şubat 2022, 22.26
Ya hu Otherand, ""Sokakta eylem önce gelir düşünce sonra." ne demek??? Hele hele "Düşünce alışverişi sanatta olur." ne demek.??

Şimdi bunlar fikir değil ki. Sadece söylenmiş sözler o kadar. Ve bu söylenmiş sözlerin tek ehemmiyeti de, aslında tam zamanında, yerinde ve doğru kelimelerle yazılmış bir blogun önüne geçmiş olması. Yoksa içerdikleri anlam itibari!! ile üzerinde birkaç saniye düşünmek bile, bu kurulan cümlelere karşı büyük iltifat olur. 

Ayrıca Cezbe'yi -bazı zamanlarda ve bence gereksiz şekilde bir kullandığı- sivri dili nedeni ile sevmeyenlerin olması kabul edilebilir. Ama bu durum, yazdıklarının gerçekliğini değiştirmez. Bu blog altında yazdıklarının da destekçisiyim.. 
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın