gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Saygı Üzerine

08 Mayıs 2013, 04.29
A- A+


      Yıllardır hayatımızın içinde olan kelime değil midir saygı? Peki kaçımız bunu layığı ile yerine getirebiliyor ya da kaçımız bu kelimenin anlamını sorguladık?

     Bu kelimenin sözlükteki anlamı; İnsanlara karşı dikkatli, ölçülü, özenli davranmaya neden olan sevgi duygusu değer yargısıdır. Ama çoğumuz için saygı büyüklere abi-abla demekten ötesi değildir. En çok saygı duyulması gereken kimseleri sorduğumuzda insanlara şüphesiz herkes her şeyden önce ailemiz diyecektir. Peki bizler yaptığımız hareketleri saygı olarak gördüğümüz için mi yoksa bu kelimenin anlamını bilmediğimizden mi en çok onların canlarını yakıyoruz. Onların canlarını yakmak saygısızlık değil midir? Daniskasıdır.

    Saygıdan bahsediyorum çünkü toplumumuz bana göre en eksik olan duygudur. Bugün dışarı çıktığımızda hala daha insanların hareketlerini yargıladığımız için ruhsal olarak gelişemiyoruz. Tamam anlıyorum toplumumuzun gelenek ve göreneklerini çiğnememeliyiz ama çağa ayak uydurmasını sağlayabiliriz.  Örnek verecek olursak dışarıda kuytu köşe yerde oturan iki genç aşık gördüğümüzde bunlar burada sevişiyor mu ne yapıyor diyoruz. Bazı teyzelerimiz onların üzerlerine su dökebiliyor, bazılarımız onları oradan kovarcasına def edebiliyor ve hatta bazı babayiğit magandalarımız genç çocuğu orada linç edebiliyor. Bu hayal kırıklığından başka bir şey değildir.

   Ben rahat haraket edebilen bir toplum istiyorum hürriyet için. Ya sizler?

Sercan Hepergül

YORUMLAR

08 Mayıs 2013, 09.59
Tartışmaya açık bir yazı olmus sanırım. Saygı karşılıklı bir kavramdır. Osmanlı'dan gelmiş bizler icin heleki cok büyük bir kesimi Müslüman olan bir toplumda bu tarz tepkiler olacaktır. Sevişmek özel bir duygu bence gizli olmalı benim düşüncem bu. Tekrar edicek olursak bir mahalle tarihi boyunca ananelerie Sadık kalmışsa belli bir ahlak görüşü olmuşsa doğru veya yanlış, ona karsi böyle davranmak birazda ona saygısızlık olacaktır diye düşünüyorum.
08 Mayıs 2013, 10.20
Saygı çeşitli şekillerde ifade ettiğimiz ve ne hikmetkse çoğunlukla karşıdan beklediğimiz bir davranıştır. Kalıplara konması da biraz zor, çünkü bence saygıda bir çok şeyde olduğu gibi göreceli. Önce kendimize saygıyı öğrenelim değil mi? Çünkü;  saygı talep edilmez... olsa olsa hak edilir
08 Mayıs 2013, 10.21
saygı ile başlayıp hürriyet ile biten bir yazı olmuş .ama neyin ne şekilde talep edildiği irdelenmemiş..sığ bir yazı sığ bir talep...mutlak özgürlükten yana olan biri olarak özgürlüğü ne şekilde talep edeceğini bile bilmeyenleri görünce kendi düşüncelerimi irdeliyorum..
08 Mayıs 2013, 11.37
Sevişmek özgürlükse özgürüz hepimizde :) Böyle bir hürriyet tanımını literatürde ben görmedim.
Ayrıca msc13 nickli arkadaşın dediği gibi Osmanlı kültürü muhabbetine de kızmıyorum değil.Önceden çok barbar bir toplumduk o zaman.Atamız kabul ettiğimiz, ilk yazıyı bulan, yerleşik hayata geçen, onluk sistemi kullanan kavimlere haksızlık olmuyor mu? Atalarımız başka dine inansada ulu orta sevişmiyorlardı emin olabilirsiniz.
Bu dediğiniz muhabbetler Türk tarihine ve kültürüne atılan en büyük kazıktır.



08 Mayıs 2013, 13.22
Aklıma Mehmet Akif'in dizeleri geldi nedense. :))
Hani diyor ya hayvanlar daha medeni diye biten şiiri .. Baştan okurken güzel bir yazı diye başladım.Hak vermeye başlamıştım. En sonunda ilk başta kullandığın saygı tarifini öğrenemediğinden midir ? yoksa bizim yanlış anladığımızdan mıdır nedir olayı abartmışsınız..
Toplum ortasında sevişme içgüdüsü kimlerde vardır diye sorgulamak ve ondan sonra kimi yada neyi örnek almak gerekir diye düşünülmeli bence....
İlk baştaki saygı ifadesini anlatırken her zaman söylediğim bir şey vardır. İnsan ilk önce kendine saygı duymalıdır. Ki sonra başkalarından da o saygıyı istemeli ve ya onlara gösterebilmelidir..
08 Mayıs 2013, 14.08
Katılmadığım bir düşünceyi saymam yani düşünene de saygı duymam.
Ulu orta çiftleşilmemesi gerekiyorsa bunun asıl nedeni "olan var olmayan var"  düşünceliliğidir.  O zaman ulu orta yemek yenmesin, aç insanlar var, sahip olduğumuz haz verici şeyleri ulu orta göstermeyelim, başarılarımızı mesela gizleyelim...Olan var olmayan var. Bunlar aynı kefeye konulmadıkça sağlam bir temele oturamaz bu mahremiyet.  bu nedenle bence isteyen istediğini istediği yerde yapsın, bence sorun yok...yıllaşmış normları-kuralları sorgulamadan "böyle görmüşüz" diyerek, "saygı kalmadı efenim" diyen ahlaklı amcalarımız, teyzelerimiz düşünsün ötesini :)
her şey bir yana mart ayında kedilere bile huzur vermeyen bir toplumuz..Sineklere takanları saymıyorum bile.
Yazıdaki çelişkiyi ben de farkettim, neyse .

08 Mayıs 2013, 21.19
Bazı arkadaşlar bu okudugunu anlamayanlar sanırım . Ayrıca yazıyı tekrar okursalar orda sevişen iki  gençten bahsedilmiyor. Orada dogru duzgun bile oturan iki gencin kuytuda olması yuzunden sevişiyor mu acaba gibisinden dusunceler geçiyor insanların hakkında. O vurgulanmıştır orda . yazının çelişkide olması da gayet normal arkadaslar . Turkiye de ne çelişkide değil ki ?  ( sevişmeyi takan arkadaslar ; lutfen tekrar okuyunuz ) 
08 Mayıs 2013, 23.59
Is_SER Arkadaşım Bence ilk önce beraber okuyup anlamaya çalışalım. Şimdi verdiğin örnekte bir erkek ve bir bayan arkadaş mevcut. Bunlar birbirlerine aşık iki insan. Ailelerini seviyorlar ve onlara saygıda kusur etmeyen iki insan anladığım kadarıyla Doğru değil midir? Yoksa ben mi yanlış anlıyorum yine. Çünkü kimselere zararları olmayan ve sadece kuytu köşede konuşmaya çalışan iki insan figürü canlandı. Ailelerinden korktukları yada ailelerine saygılarından dolayı kuytu köşelere çekilmişler ki kimseler görmesin. Göründükleri zaman ailelerini zor duruma düşürecekler. Peki bunu ailelerinden habersiz yapmalarının ne gibi bir anlamı olabilir ki? Olmaması lazım. İlk paragrafta yazılmış olan uzun bir cümle var .. Nedir o cümle?" En çok saygı duyulması gereken kimseleri sorduğumuzda insanlara şüphesizh herkes her şeyden önce ailemiz diyecektir. Peki bizler yaptığımız hareketleri saygı olarak gördüğümüz için mi yoksa bu kelimenin anlamını bilmediğimizden mi en çok onların canlarını yakıyoruz. Onların canlarını yakmak saygısızlık değil midir? Daniskasıdır"Hmm Bu cümleleri inceleyelim yukarıda insanların en fazla saygı duyulması gereken kimseler sorusuna aileleri cevabının verildiği  ve onlara karşı saygısızlığın ise onların canını yakmaktan ileri gidebileceği söz ediliyor ve En sonunda Bu hareketin en büyük saygısızlık olacağı hatta vurgulanarak DANİSKASI olacağından söz ediliyor. Diyorum ki bu iki genç kuytu köşelere çekilerek ailelerini (özellikle kız ailesi) zor bir durumun içerisine iteceğini düşünmeyerek bir saygısızlık örneği sergiliyor olabilir mi? Olamaz mı? O zaman erkek tarafına bakıldığında kendi kız kardeşinin böyle bir durumuna şahit olan bir erkek abinin hal ve hareketleri ne durumda olacaktır. İnsanlar bu gibi durumlara tepki veriyorlar ise kendi aileleri içinde bu olayları bir tehdit olarak algılayıp kendi çocuklarınında böyle bir ortamda bulunmasının önlenmesi için tepki veriyorlar olamazlar mı?Birileri benim değerlerimi çiğneme cesareti gösteriyorsa ben o insana saygı duyamam. Ve kendini bilen hiç bir insanında kendi değerlerini çiğneyen insanlara saygı duyacaklarını sanmıyorum. Bu konu hakkında da çok örnekler verilebilir ama gereksiz örnekler olur diye düşünüyorum. Bence sen bir başka örnek ver o örnekten yola çıkalım. Ama lütfen içinde sevişme olmasın... 
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın