gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

BİRAZ FUTBOL,BİRAZ FANATİZM, BOL ÖZLEM

25 Şubat 2014, 14.06
A- A+

Erkeklerin hayatında futbol kadar önemli bir faaliyet az bulunur! Bunu yaşamını bir eş ve iki oğul ile paylaşan bir eş ve bir anne olarak söylüyorum. Eğitim düzeyi ne olursa olsun futbol severlik evrensel bir erkek davranışıdır. Evet, istisnalar kaideyi bozmaz tabii. İş yerinde eşimle çok ileri düzeyde futbol kritikleri yapan, bu nedenle onun gözünde saygınlık kazanmış bir hemcinsimin olduğunu biliyorum. Aynı şekilde bu hemcinsimin eşinin  “Bıktım karımın futbol merakından” diye yakındığını da… Ama evrensel erkek ve kadın davranışları içinde bunlar birer istisnadır ve istisnalar kaideyi bozmaz. Gelelim bizimkilere. Maç günleri televizyon karşındaki hazırlıklar ritüel niteliğindedir adeta. İçecekler ve atıştırmalıklar önceden hazır edilerek maç sırasında temel ihtiyaçların karşılanmasından kaynaklanabilecek zaman ve görüntü kayıpları en aza indirilmeye çalışılır, telefonlar sessize alınır, ev telefonu ya da kapı çalacak olursa benim açmam rica edilir. Tabii bir de maç sırasında önlerinde dolaşmamam konusunda genel bir uyarı alırım. Tüm bunlara rağmen maç seyrettikleri ortama girip önlerinden geçmem gerekecek olursa cismimi olabildiğince küçültmeye çalışarak bunu yapmaya çalışırım ancak bu gayretim bile benim tepki almama engel olamaz!! Bir de bunun maç sonrası vardır. Maçın yorumları izlenir ve uzun uzun maç kritikleri yapılır. Bu dönem artık dış dünya ile ilişkilerinin yeniden kurulmaya başladığı bir zaman dilimidir.


Bu aşırı futbolseverlik tarafımdan ev sınırları dahilinde sonsuz saygı görse de, hiçbir zaman anlaşılamamış bir tutumdur. Çünkü ben kendi ölçülerime göre “kritik” olan maçları izlerim sadece. Yorumlara takılmaya ise hiç gerek duymam. Milli maçlarda Fenerli de olabilirim, Galatasaraylı da, Beşiktaşlı da, Trabzonsporlu da. Sadece tutmadığım için ülkemin bir takımının uluslararası bir mağlubiyet almasını asla istemem. Tuttuğum takımın çıkarlarının, bilmem hangi lig takımının galibiyetinden bu kadar, mağlubiyetinden şu kadar etkileneceğinin hesaplarının yapılması bana tuhaf gelir. Sırf keyif olsun diye başka takımların maçlarına da gidebilirim. Gitmekle de kalmam onlara tezahürat yapabilirim.


Evet futbol söz konusu olduğunda evrensel erkek davranışının niteliği fanatizm boyutunda diye düşünüyorum.  Siz sonrada takımını değiştirmiş bir erkek gördünüz mü hiç? Takım tutkusu babadan oğula geçer, çocukların hangi takımı tutacağı doğmadan bellidir( İstisnaları tenzih ediyorum). Çocuk küçüklükten itibaren tutacağı takıma sıkı sıkıya bağlı yetiştirilir. Takımın hiçbir hatası, kusuru onu yolundan döndüremez. Adeta “İyi günde, kötü günde” yemini edilmiştir. Takıma sadakatin bir erdem ve bir onur sayıldığı değerler sistemi ona çaktırmadan empoze  edilmiştir.


Öğretilen ve kuşaktan kuşağa aktarılan bu fanatizm, toplumumuzda sadece futbol ile mi sınırlıdır? Bu sorunun yanıtını ben vermek istemiyorum. Ama şu kadarını ifade ederek nokta koymak istiyorum: Biz futbol takımı tutar gibi parti tutuyoruz!!

Saygı ve sevgi ile..


Dip Not: Evin iki oğlundan biri lisansüstü çalışması nedeniyle Almanya’da diğeri ise vatani görevini yapmak için Gelibolu’da olduğundan, bu yazı “onlardan söz ederek özlem giderme” amacıyla yazılmıştır. Keşke yanımda olsalar da istedikleri kadar maç izleseler..L L

YORUMLAR

25 Şubat 2014, 15.02

Kesinlikle haklısınız, bir asırdır aynı takımı tutanları biliyorum. Mazeretleri de ilginç. Dedemin takımı diyorlar. Demek ki derin bir gönül bağı var ki, takımları iyi top oynamasa bile bırakamıyorlar.

Bir de, sabit bir takım tutmayıp göze hoş gelen futbol oynayanları sevenler var. Bu biraz daha makul gibi. Bazen kırmızı kart görseler ya da penaltı yapsalar da, amaç iyi futbol olduğundan yine seviyorsunuz. Ben mesela İngiltere'de Arsenal'i tutarım. Her daim taraftara hitabeden bir tarzları var.

Yine de zevkler ve renkler tartışılmaz tabi. At gözlüğü takana da saygı duymalı, göz keyfini düşünene de... 22 kişi ve taraftarlar olmazsa futbol da olmaz, fanatizme gerek yok:) (mirza78)

25 Şubat 2014, 15.08
Anlatım o kadar akıcı ve tatlı ki, eleştirmek ya da atağa geçip siz de böylesiniz, ya sizin şu şu  huylarınıza , bu bu yaptıklarınıza ne demeli diyemiyorum.  ( :  Ancak şunu belirtmeliyim ki; Hayatımızdaki bütün kadınlar sizin gibi anlayışlı ve pozitif yaklaşsa bu sevgimize : ) Eskiden ben de öyleydim de şimdi sadece belli başlı maçları izliyorum aslında. Zamanla geçiyor demek ki...

En kısa zamanda  aile boyu beraber maç izlemeniz dileğiyle   ( :
25 Şubat 2014, 17.00
futbol izlemeyen takım tutmayan oynamayan hatta nefret eden  bir erkek  düşün çoğu insana garip gelebilir ama kesinlikle futboldan önemli durumlarım söz konusu bu sebebden  boşa gecen zaman dememek adına   futbol önemsizdir  diyebilirim ... özellikle futbol  macı oldugu  gunler  dısarıya cıkmamaya  dıkkat edıyorum kalabalık oluyor  artı  kazanırsa takım korna sesı ve gurultu oluyor  rahatsızlık duyuyorum artı  kurtlar  vadisi  ve  bi kaç sacma dizi  gibi  durumlar dan  dolayı mutluyum  ınsanlar  sırf  bu diziler sayesınde evlerıne  kapanıyor  tv  basında zaman  harcıyor ve ben boş olan  yollardayım :) sessiz sedasız 
25 Şubat 2014, 19.37
  Bir toplumu uyutmanın en etkili yollarından biri olduğunu düşünüyorum.Spor olduğu unutuluyor çok zaman.Curling müsabakalarında hiç bir saldırı olmuyor.Bilardo maçlarında kimse birbirinin kafasında ıstaka kırmıyor.Boks müsabakaları bile daha az kanlı (kaldı ki boksu spor olarak kabul etmiyorum) İnsanların futbolu bahane ederek birbirine saldırmasını,öldürmesini,kırıp dökmesini hiç bir zaman anlamadım.Anlamayacağım da...GS maçlarını  ve milli maçları zevkle izlerim.(ofsaytı da bilirim:)) lakin kendini futbol sever olarak niteleyen insanlıktan nasibini almamış fanatiklere söyleyecek pek sözüm yok.Allah ıslah eyler inşaallahhh.Dilerim tüm ailenizle birlikte yeniden keyif dolu akşamlar yaşarsınız.Sevgilerimle...
25 Şubat 2014, 19.55

Benim ekmeğimi yiyen, suyumu içen için iki önemli madde vardır.

1. Fenerbahçeli olamaz, hatta sempati bile duyamaz.

2. madde bana kalsın:)

Sene bilmem kaç... Evde misafirlerim var. O gün fenerle Galatasarayın da ayrıca maçı var. Misafirlerimden Mine ve Emre fenerli. Bahsettiğiniz ritüellerden sonra maç başlıyor. Dakika bilmem kaç.. Semih bize golü atıyor.... Mine ve Emre başlıyor sevinmeye... Ne mi yaptım? Kapıyı açtım ve ikisini de kovdum... Benim evimde fener gol atınca kimse sevinemez arkadaş:)

Yazdığım anı doğru mudur? Ne bileyim:) Ona da siz karar verin...

Futbol güzeldir... Tv de maç seyrederken kameralara yakalanan kızlar da nasıl oluyorsa her zaman güzeldir:) Buradan çıkarılacak tek şey... Güzel işlerle güzeller uğraşır:) Oyyy! Tamam kabul, saçmaladım:)


25 Şubat 2014, 21.28
Bazı kadınlar futbol sever, ama neredeyse tüm erkekler futboldan anlar bizde. Hem hakemdir, hem oyuncu hem de yorumcudur her biri:) Bir de istisnalar kaideyi bozmaz, en efendisi bile maç esnasında küfreder:) Neden bilmem küfür metâı ( ya da metâsı) olarak da kadınları kulllanırlar, ana, bacı, eş, sevgili filan ne gelirse akıllarına işte! Bu küfür konusuna iyice taktım ben kafayı bu son zamanlarda. En son geçen gün, trafikte efendi mi efendi görünümlü birinin camı açıp öndekine bağırdığı o 4-lettter- word yok mu, nasıl çalışıyor beyinleri anlamadım gitti bu erkeklerin. Bazılarının bazılarının:)

 Akıcı ve tatlı dilli, hem serzeniş hem de özlem dolu bir yazıydı kaleme aldığın Ladin. Hadi az kaldı özlemin bitmesine, sizinkiler askerden dönünce bir ortak yazı yazın siz V_eda ile olur mu:) Ne güzel yaşattınız buradaki paylaşımlarınızla bize duygularınızı. Sevgiler...
AtayaG.
25 Şubat 2014, 21.55
helal olsun enişte aynen devam,tv ile seyredenin arasından  kimse geçmesin ofsaytı bozuyo :))))
26 Şubat 2014, 12.52

 

Şimdiye kadar bir erkek çıkıp ta ben eşimin zulmüne uğruyorum bana doğru dürüst maç seyretmiyor, oklavası Demokles’in kılıcı gibi hep tepemde sallanıyor demedi. Zaten sabahtan akşama kadar kadınların hizmetinde, ne diye akşama evin erkeğine haftada bir maçı çok görüyorsunuz. Ayıp çok ayıp :)

Biz, kadınlar her gün dizi seyrediyor, komşunun kızına balkonda kur yapan delikanlıyı çekiştiriyorsunuz diyor muyuz? Yooooo  :)

Aslında belki kendimizi en huzurlu, rahat, özgür hissettiğimiz anlarımızdır maç veya spor seyretmek. Hatta öyle ki kafamıza gelebilecek terliklere karşı bile savunmamız yok. Çünkü akşama kadar; iş stresi trafik çilesi psikolojik gerginlikte kurtulmanın en iyi yolu:)

Zaten maşallah tv dizileri saçmalamaktan oskar adayları her biri. ( Nietzsche’nın Öyle Bir Hayat Yaşadım ki şiirini mektup olarak sevgilisine gönderen şaşkın aşık) Arada bir bizde dizi seyrediyoruz yada ben kendim için söyleyeyim. Gerçekten oyunculuğunu sevdiğim bir oyuncu varsa ve kaliteli bir çalışmaysa gene seyrederim. :)

Lütfen hanımlar maç seyretme özgürlüğümüzü kısıtlamayın.

Bu arada bir sataşmaya cevap vermek istiyoruz. Fenerbahçeli olmak ce Fenerbahçe cumhuriyetinin bir neferi olmak bir ayrıcalıktır. Ya bizim cezalarımız bile GS lilerin iki misli :))TuRK_38 istersen genel op ol beni gamyunda yasakla :))

26 Şubat 2014, 16.14

Ya DIGOR:) Her ne zümre altında olursa olsun nefer olabilmek bir ayrıcalıktır:)

Aslen sataşma yapmak gibi bir niyetim yoktu, öyle algılanmış:) ( Kıvırma )...Sevgili DIGOR, genel olmak gibi bir niyetim yok ama olsaydım da inanın sizi yasaklamazdım:)

İyi olan kazansın diyelim... Sevgi ve saygı ile... ( Bu akşam için desteklerinizi bekliyoruz)

 

26 Şubat 2014, 19.11

Sevgili Ladin , özlem nasıl büyüyor yüreğimiz de değil mi ?  Hayırlısıyla az  kaldı bitirmelerine .. oğullarımıza sarıldığımız gün  bir başka bayram olacak bizim için..

Bizler de olduğu gibi onlarda  da değişimler oluyor bu dönemde  , sorumluluklarına daha bir sahip çıkacaklar , farklı fikirler beceriler ediniyorlar , hayatın değişik yönünü  tanımış oluyorlar. Varlığı ve yokluğu tadıyorlar , arkadaşlığın vefanın ve güven duyup güven vermenin hayati önemini idrak etmiş oluyorlar..

anlatımın sıcak ve bir okadar da  içinde saklı özlemleri barındırıyor  , okuyan bunu hissedebiliyor..

Sanırım Gamyun nun en fanatik futbol seveni  Turk hocamız bu vesileyle onu da öğrenmiş oluyoruz.)

26 Şubat 2014, 22.39

Sevgili V_EDA, kader arkadaşım benim. Şu anda benim gibi hisseden biri olduğunu bilmek bana çok iyi geliyor. Yalnız değilim diyorum. Çünkü çevremde benden başka bu endişeli özlemi çeken bir sen varsın. Ataya'nın  önerdiği gibi Nisan ayının 20'li günlerinde bir düet yazalım birlikte. Böylece üzüntümüzü, yoksunluğumuzu paylaşan değerli arkadaşlarımız sevincimize de ortak olurlar. Size ve oğulcuğunuza kucak dolusu sevgiler..

Türk_38 hocanın fanatik Galatasaraylı oluşu ile DIGOR'un Fenerbahçeliliğini anlayışla karşılayabiliyorum tabii ki, ama kimse beni Turk_38 'in evindeki misafirlere Fenerbahçe'nin golüne sevindikleri için kapıyı gösterdiğine inandıramaz :) " İsteyen futbol sevsin, istemeyen sevmesin ama illa ki birbirine tahammül etsin, edemiyorsa etmeyi öğrensin". Bu dileklerimi tüm blogseverlere iletiyor,  sağlık ve  sevgi dolu günler geçirmelerini diliyorum.

Önemsiz not: Bizim evde de FB var. Ancak yükselenimiz Çarşı ! Buna karşın milli maçlarda hep birlikte Galatasaraylı oluveririz..

Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın