gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Bırak bu ayakları...

27 Mayıs 2014, 01.01
A- A+

Bende isterdim, bende isterdim sevgili günlüğüm..

Minicik olsaydı ayaklarım, mesela 36, hadi bilemedin 37...

Hem minicik olsalardı, hemde ağrı bilmez, sitem etmez...

Bayılırım o yüksek topuklara binip salına salına, ahenkle raks edercesine yürüyen zayıf, narin, kuğu gibi, sülün misali kadınları izlemeye. ''Keşke ... keşke bende ..'' derim, çekerim en içten içimi, yutkunurum birde ardından sessizce. Kendime geldiğimde bakınır etrafıma suç işlemişcesine sinerim tekrar kendi koca bedenimin içersine... '' Bazen iri gövde işe yarar, saklar tüm saklanılası duyguları '' der babam.. Babalar günü geliyor, uzaklarda da olsa bir babam var çok şükür, ve bazen kendimi iyi hissettirir bana.. Aynı şu an gülümsettiği gibi..

Birde taraklı benim ayaklarım, yani öyle hem topuklu, hemde ince burunlu hani o çok hoş ve kibar duran ayakkabılara hiç binemem, binsemde en yakın durakda inen olurum... yanlış otobüse binmiş buranın yabancısı gibi.. Yabaniyimde üstelik. Alışamam hemen herkese, yakınlaşamam, ısınamam, kaynaşamam.. Naletim sanırım.

Alacağın alt tarafı bir ayakkabı deme kardeşim. Ben senmiyim ? Benim ayakkabım, rahat olmalı, sıkmamalı benim kaba ayaklarımı. Tam alırım en uygun ayakkabıyı, ilk giyişimde arkadan vurur hain, fırsat kollarcasına bazıları dört bir yandan vurur ve baloncuklar oluşur bir öncekiler geçmeden hemde... Spor olanları bile çok özenle seçilmeli, zevkin önemi de yoktur zaten, tek amaç kaba ayaklarıma zarar vermesin... Evde saatlerce giyip denersin üstelik, tamamdır dersin, lakin kaldırımlarda başladımı maratonun içinden geçirmeye başlarsın yine gelmişi geçmişi kurcalamaya futursuzca.

Sinirimi bozan şeylerden biri de; tam alışmışsındır, o ayakkabı ile öyle rahat yürürsünki, kaldırımlarda, dağ, tepede... başlar eskimeye, orası burası başlar yırtılmaya, bir düşmanı tam onu süzerken görürsün atılırsın hemen '' Evde onlarca ayakkabım var ama ben bununla rahatım işte, giyilmemiş onlarcası var vallahi '' pis bir sırıtma ve hep bildik cevap.. '' Evet evet bende de aynısı '' e bakarsın onun ayağına... Hayır işte ! Hayır sendeki bendekinin aynısı değil işte ... ve o kendini onun içindeyken çok rahat hisseden ayakların veda eder eskimiş eskilerine mecburen.

Hep hayallerimi süsler, topukları bile saydam, ayağımda varmı yokmu anlayamadığım o muhteşem ayakkabılar, bulanık dereleri bile gecerken paçalarımı sıvamaya bile gerek duymayacağım, çamurlara, bataklıklara bile girsem baktığımda ne bir çamur izi ne bir pislik... sadece minik ayaklarımı görebilseydim. Çiğ sağanağına tutulmuş çimler üzerinde ise hissetseydim o ıslak çimleri sanki o saydam ayakkabılar yokmuş gibi. Kilometrelerin hesabı sorulmasaydı onlar ayağımdayken, ne orman, ne kayalıklar, ne kumsal, ne dağ tırmanışları düşündürmeseydi bir an bile olsa.. Tek tasam olmazdı mesela bu ayakkabıları hangi renk kıyafetle giyebileceğim konusunda. Bir bakışım degiştirseydi mesela modelini, topuk boyunu, spormu, abiyemi olacağı sadece bakışımın kararı olsaydı... Böyle bir ayakkabı için neler verebileceğimi varın siz hayal edin..

Ne yazık ki yok böyle bir ayakkabı, bugün kuzenimin doğum gününü dışarda kutlayalım dediklerinde işte yine dedim ... yine bu kaba ayaklarım zulüm görecek, yine saatlerce topuklu ayakkabılar içersinde işkence görecek.. ve dedimki aynada kendime ...

'' Bırak Bu Ayakları..'' Ama sonra babam yine aklıma geldi, ya ayaklarım minicik olsaydı... bu büyük bedeni taşıyabilirmiydi ? Bunca taşınması güç olan sıkıntıyı, bu kocaman bir yüreği taşıyabilirmiydi ?

YORUMLAR

27 Mayıs 2014, 12.23
Owwwww durum vahim biri fena ayağına basmış Berrakcım. Immm şey şimdi ne desem nasıl desem bilemedim, en iyisi ben gideyim :)
27 Mayıs 2014, 12.35
Gerçeği kabullenmek lazım demekki minicik olsaydı saydam topuklu ayakkabılar gerçekten hoş olurdu evet ama değiller işte onlara uygun bir ayakkabı tercih etmek lazım; aklı başında her insanın yapacağı gibi şartları zorlamanın kimseye bir faydası olmayacağını görmeli insan; minicik olsaydı da gieyebilseydiniz keşke o saydam topukları
27 Mayıs 2014, 18.34
sandalet :39,bot çizme vb kapalı olanlar:40....epey yıl önce ,okulda öğle arası sohbet ediyoruz.Genciz,güzeliz,havalıyız, bir giydiğimizi bir daha giymiyoruz ya ,giyim kuşam ,takı makı konuşuyoruz,ayakkabıya sıra geldi,ben ince topuklu çizme arıyorum ama ayaklarım taraklı bir türlü istediğim gibi bulamıyorum deyince,okulumuza yeni tayin olmuş ,fazla tanımadığımız öğretmen Nazan hanım(kendisi garipti,tuhaftı zaten, pek alışamamıştık)))Bana ,pat diye kaç numara giyiyorsun hocanım dedi.Ben sana ne diyemediğimden, modeline göre değişiyor, ama genelde 39 giyiyorum dedim.(dikkat buyurun 40 demedim zaten)))Birden, gözlerini tarif edemiyeceğim bir şekilde hayretle açtı. Aaaa, sahi mi? ,yok ya..falan filan demeye başladı,ayıplar gibi mi desem,sakat mışım  gibi mi desem garip garip bakmaya başladı..Ben öyle kalakaldım,laf bulup ta söylemedim. Bedencimiz Ayla hanım beni severdi,dobraydı.Döndü Nazan'a -- Sen kaç numara ayak bekliyordun ki ,böyle şaşırdın dedi,Arkadaşın boyu 170,kilo 65kg. bu kiloyu 36-37 numara ayak çeker mi deyiverdi..he evet falan geveledi ama ,sanırım biz okulun eskisiyiz diye düşündü ,sustu.Ohhh dedim,rahatladım..derken zil çaldı ,herkes sınıflara...O densiz arkadaş ,bana yaptığı densizliği mumla aratacak densizliklerinin dozunu arttırarak devam etti.İçi dışı bir temiz kalpli diye aramıza aldık,arkadaşlığımızı idare etmek kaydıyla devam ettirdik..

not: Dilbilgisi kurallarına uymadan yazdım,silinmesin diye aceleden.Bu çirkin yazı için okuyanları rahatsız ediyorsam ,çok özür dilerim.

I berrak,hepimizi ilgilendiren çok güzel bir konuyu ,hem de çok güzel yazıp ifade etmişsiniz.Bizi de tetiklediniz,eskileri hatırladık.
Ellerinize sağlık.Yüreğiniz dert görmesin.

27 Mayıs 2014, 21.06
Canım, estim...Geçti ki zaten ...

Savas arkadasım :) Her aklı başında insan hayal kurar mı ? Kurduğu hayallere bir partner arar mı ?

Sevgili ve neşeli herşeye :D yaparak bakan unıformalı arkadas :) Sende bırakmak istermisin bu ayakları ?

Fazlabi, teşekkürler..

Dertdaşım perperike, öyle başladı benimde, senin yaşını kilonu bilemem ama sakın kilo alma derim ınce burun ve fermuarsız cizme ve botlarda 41 e varan durumlar olur :) ve Türkiye'de çok sıkıntı yaşandığını biliyorum bu konuda:( Avrupa ülkelerinde daha şanslı benim gibi koca ayaklar.. 36 numara giyen kadınlara zavallı gibi bakıyorlar burda :) buda nedense bazen benim çok hoşuma gidiyor boy uzadıkça ayak büyür gerçeği komik geliyor, şaşırtıyor insanları..Düşünmezler 1.90 olan bir insanın 38 numara ayakla denge kaybedeceğini, köksüz ağaç gibi sallanılacağını...

Tüm okuyan gözlere ve yorum yapan arkadaşlara uzun yürüyüşlerde sağlam ayaklar ve yanında da güzellikler diliyorum ... Teşekkürler.
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın