gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

AnKARA'nın Göz Yaşı

11 Ekim 2015, 11.06
A- A+
Bombalardan 10 dk önce Samsun-Antalya-Sakarya grupları olarak Ankara tren garı yanındaki köprünün altında bekliyorduk. İlerlemeye hazırlanırken peş peşe o sesleri duyduk. Tam üzerimizde patladılar. Tünel sarsıldı çökecek zannettim. İnsanlar birbirlerine sarılıp ağlıyorlar. Tünelin çıkışına doğru koşmaya başladık. Oradan birileri herkese sakin olmasını söyledi. Olası bir izdihamın önü alındı. Panik yapmadan yürüyerek tünelin çıkışına doğru yürürken yerlerde parçalanmış etler gördüm. Şoktaydım ve her nasılsa yürüyordum. Bir insanın parçalanmış etine bastığımı fark ettim. Başımın döndüğünü, yere düşeceğimi zannettim. Fakat yaşadığım korku ayakta kalmamı sağladı. Dışarı çıktığımızda korkunç tabloyu gördük. Ambulanslar geldiler gittiler, geldiler gittiler. Yetişemiyorlardı. Herkes ne yapacağını bilmez halde öylece bakınıyordu. Tutulma olmuştu. Ölenlere rahmet, yakınlarına ve tüm Türkiye'ye sabır diliyorum. Çok çok üzgünüm.



YORUMLAR

11 Ekim 2015, 20.49
hangi hırs hangi inanç bu katliama cevap olabilir.Sonu nedir insana zulümün nerde biter nereye kadar doyar insanoğlu.Acı keder ve insan olmanın hüsranı içindeyim.Zira ben insansam paranın gücün iktidarın en tepesinde olanlar devletlere hükmeden  devlet üstü devletlerin yöneticileri ne ...İnsan değiller aklım kalbim kabul etmiyor etmeyecek...Geçmiş olsun bi şekilde hayatta kalanlar nesillere bütüüün bu tarihi nakledecekler elbette vicdan nedir anlatırken... Sonsuz iyilik dilerim...
11 Ekim 2015, 21.06
 1987 1988 yılında amerika da özel bir görüşme yapıldı. Şimdi o görüşmeye katılan türkleri yazmayı çok isterdimde yazarsam onay almaz. Ama şukadarını söyleyebilirim şuan yaşadıklarımız ve son 15 yılımız ve bundan sonraki yaklaşık 10 yılımız planlı projeliydi ve öylede ilerliyor. En önemli detaysa Aziz Nesin i haklı çıkaran yanımızın ısrarla devam etmesi. giden her can bizim canımız dili dini rengi  ne farkeder ki tek derdi barış istemek...
11 Ekim 2015, 23.12
xkurpiye öncelikle şahsınıza çok büyük geçmiş olsun.. Barış ve demokrasinin şehitlerine de ayrıca rahmet diliyorum, tüm yaralı insanlarımıza acil şifalar. Kelimelerin kifayetsiz kaldığı 85 milyona yakın kan kaybına uğramış bir Türkiye için sabır diliyorum. Amaç ve zaaflar düşünülürse dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş bir vahşet  ve vicdanı olan insani  aynı dillerde, yüreklerde hissedilen derin, büyük acı !! Tarihe geçecek onur savaşı ve kara leke .. Barış ve özgürlüğümüzü kimselere yem etmemeliyiz   :(  
11 Ekim 2015, 23.36
oznur arkadasım tek dertleri barıs ıstemek yazmıssın ama patlama anında bu meydan kanlı meydan dıye halay cekenlerın ne demek ıstedıgını anlamamıssın sanırım
11 Ekim 2015, 23.49

benimde içimi en çok acıtan olay taziyelerin yapıldığı şahıslar.. umurlarındaymış gibi bide acının sahibi gibi duruşlarına ne demeli

12 Ekim 2015, 02.34

         Evet, demek ki neymiş; halay çekerken "Kanlı Pazar" türküsünün söylenmesinin altında bir şeyler aramamız gerekiyormuş. Siz ne demek istiyorsunuz tam olarak SEVDAM_FİRARİ-? O türkünün sözlerinin hangi olay üzerine kaleme alındığını biliyor musunuz? Daha insanların kopan parçalarını birleştirip hepsinin kimlik tespitini yapamadılar, daha ölülerimiz defnedilemedi. Siz nasıl bir insansınız ki, oturduğunuz yerden bu iğrenç satırları yazabiliyorsunuz yorum diye. Eğer ifadeniz yanlışsa ve kastettiğiniz bu değilse düzeltin lütfen. Bu kadar önemli konularda da yazmayın mümkünse, şayet ifade problemi yaşıyorsanız. Cehaletin sabır zorlama seanslarından bıktık usandık çünkü, dayanacak gücümüz kalmadı.


        
12 Ekim 2015, 03.03
Bir omur sacimizi supurge ettigimiz sevmeye kiyamadigimiz gencecik ciceklerimizi, sadece baris istedikleri icin,  bir anda paramparca , etlerini lime lime ettiler...Bir kez olsun insanlar, bu tarihi insanlik sucunu (ancaksiz) sorgulayabileceklermi ???
12 Ekim 2015, 09.16
bir söz vardır sevdiğim diyor ki; iyi bir düşünürle saatlerce tartış, haksız bile olsan asla pes etme kaçma, ama eğer bir cahilse karşındaki sonsuz haklıda olsan sus hemen kaç çünkü onların sabitliğini kendileri bile değiştiremiyor senin ne haddine. bu yüzden aradığın kişiye ulaşılamıyor sevdam firari.
12 Ekim 2015, 10.29

ELLERİNDE PANKARTLAR 

Ellerinde pankartlar  

Gidiyor bu çocuklar  

Kalkın ayağa, kalkın  

Gidiyor bu çocuklar 

 

Bu pazar, kanlı pazar  

Dert yazar, derman yazar  

Kalkın ayağa, kalkın  

Gidiyor bu çocuklar 

 

Bu meydan kanlı meydan  

Ok fırladı çıktı yaydan  

Kalkın ayağa, kalkın  

Biz şehirden, siz köyden 

 

                     Söz: RUHİ SU  

 

BİLİP BİLMEDEN YORUM OLSUN DİYE YORUM YAPMA SEVDAM FİRARİ ÖNCE BU TÜRKÜ NEDEN YAZILDI ONU BİR ARAŞTIR KARDEŞ ONDAN SONRA ELEŞTİR BU TÜRKÜ 1 MAYIS 1977 DEKİ OLAYLAR İÇİN YASZILMIŞTIR BİLMİYORSUN BARİ ARAŞTIR KARDEŞ ONDAN SONRA ELEŞRİNİ YAZ.

12 Ekim 2015, 10.51
Sebebi, amacı, düşüncesi, ideolojisi, dini, dili, milleti ne olursa olsun kanla beslenen, insan hayatını yok eden, paramparça eden bu zihniyeti ve buna hizmet eden kalleşlerin  ALLAH cezalarını tez elden versin inşallah...!
Yukarıdaki şahıs gibilerle dolu her yanımız maalesef. Hepimizin başı sağolsun...

Detay.
12 Ekim 2015, 14.10
Cezbeye katılıyorum. Cehaletin sabır zorlama seanslarından bıktık usandık çünkü dayanacak gücümüz kalmadı. Hayatını bu menfur olayda kaybeden  kardeşlerimize ALLAHtan rahmet , acılı  ailelerine sabırlar dilerim . Başımız sağolsun demeyeceğim  , baş sağ oldukça bu olaylar devam edecektir . Tüm  TÜRK Ulusu olarak yastayız .Lanet terörü  şiddetle kınıyorum ..
12 Ekim 2015, 17.41

Beklenmedik, şaşırtıcı bir durum değil; insanlar birer birer, onar onar, yüzer yüzer, biner biner bedenleri paramparça oluyor! Bedenlerle birlikte zihinlerimizde paramparça oluyor! Ne yana koşacağımızı bilmiyoruz, derdimizi kime anlatacağız, kime sığınacağız, kimi kahredeceğiz, kimi lanetleyeceğiz! Kaderimize bir fıtrat daha eklendi! Büyük ölümlerle sonuçlanan olaylara bakın, nasıl bir ülkede yaşadığımızı göreceksiniz! 

Toplum olarak olaylara büyük bir reflekse sahip çıkıyoruz? Birde Siyasete bakın; öç alma, sindirme, küçültme aracı olarak Kullanılıyor. İnsanlara kutuplaştırılıyor her türlü tehlikenin temelleri atılıyor. Benim tarafım, sesin tarafın, basın ikiye ayrılmış suçu birilerine yıkıp orada oy devşirmeye çalışıyorlar! Herkes kendi silahşorlarını yanına alıp birbirlerine parmaklarını sallıyorlar!

Ne yazık ki 21. Yüzyıldayız insanlık halen ‘’Barış’’ diye bedenlerini feda ediyorlar. Ve ne yazık ki halen birileri ne çok meraklısınız barışa özgürlüğe diyebiliyor, utanmadan, sıkılmadan! Kazancı yokuşundaki çığlıklar halen kulaklarımızda çınlarken, Madımakta insan eti kokusu genzimizi ve yüreğimizi yakarken, hangisini yazayım bilmiyorum ki hep birileri öldürecek ve birilerimiz ölecek!

Şimdi herkes tepki gösterip sorumlular istifa etsin diyor, ben aynı kanıda değilim. Çünkü zihniyet değişmedikçe sorumluları; Ankara meydanında sallandırsanız, tırnaklarını teker teker çekseniz değişen bir şey olmaz, gelen gideni aratır. Başbakan; ‘’Suruç katliamının faili yakalandı, adalete teslim edildi’’ diyorsa başka ne denilebilir ki (canlı bomba). Ve bundan sonra böyle bir olayın olamayacağını beni kimse inandıramaz! Bütün bu olayların bir devamı vardır. Reyhanlı’da,  Diyarbakır’da, Suruç’ta bu olayların benzeri yaşanmadı mı? Kitlesel bir gösteri yapılacak, canlı bomba polisin 30-40 metre ötesinde kendini infilak edecek, sorumlular güvenlik zaafı yok deyip kendilerini temize çıkaracaklar!

Onların Batmanda çıkıp Ankara’ya gelen 9 yaşındaki barış çocuğu Veysel’in umuduna inançları ve saygıları yok çünkü, onların ‘’Barış Ankara’ya gelmiş, gidip onu buraya getirmek gerek’’ diyen Diyarbakır’da görev yapan öğretmenin ''Barış'' umuduna saygıları yok! 

12 Ekim 2015, 20.39
yaf boşwersenize sözüm ona barış mitinginde bir tane türk bayrağı bile yok kimi kandırıyorsunuz ALLAH aşkına :) ha iyi oldu demiyorum ölenlere ama hiçde üzülmedim benim şu güzel ülkede üzülcem insanlar bellidir bir askerim iki polisim orda halay çekerek barış kutlucam ayağına neyin peşinde olduğunu belli et önce bi !!
12 Ekim 2015, 21.00
Sayin opum. 
Hakaret etmedim kotu soz kullanmadim Vatan Bayrak dedim. Neden sansurleniyoruz? 
Illa bolucu mu olmak lazim soz hakkimizin olmasi icin ? 
13 Ekim 2015, 21.40

Ankara'nın taşına bak,

Gözlerimin yaşına bak.

R.Su


21 Ekim 2015, 21.11
102 canın üzerinden hala barış isteyenlerin neyin peşinde olduklarını sorup üzülmediğini söyleyen insan müsveddeleri utanmadan,arlanmadan ,sıkılmadan söz söyleyebiliyorlar,en çokta buna yanıyorum.Böyle bir katliam karşısında hala nasıl bir ülkede yaşadığını sorgulamayan/sorgulayamayan yaratıkların varlığını düşündükçe insanlığımdan utanıyorum, bu ülkede bunlarla yaşamaktan utanıyorum.Ama onlar ülkenin başkentinin tam göbeğinde insanların parçalanmasını içlerine sindirebiliyorlar,en azından ülkelerinin imajı açısından bile bakıp ta bu olayı kınayamıyorlar,ne diyelim bu ayıp,bu kara leke bunlara kapak olsun!!.Elbet birgün hesapları sorulacak.Ancak buradan bile bu katliamın sorumlularının bu ülkede bu zihniyette olan insanlar olduğu,bunlar tarafından kaos ortamının yaratıldığı anlaşılabiliyor. Çünkü bu tipler ancak kaos ortamında kendilerini ifade edebilen embesil yaratıklardır.Kan emerek iktidar nimetlerinden besleniyorlar.Maraşta,Çorumda,Malatyada,Sivasta alevi ve devrimci canların kanını dökenlerde bunlardı,Madımakta canlarımızı yakanlarda.Kırşehirde bir benzeri yaşatılmaya çalışıldı,ekranlarda gördük hepimiz,kürt,alevi,devrimci oldun mu maruz kalacağın muamele bu diyorlar.Gerçek bölücülerin bunlar olduğunu artık iyice görmemiz gerekiyor. Düşmanlaştırma politikası bölücülüktür.Bu politika tüm halklardan emekçileri de bölme politikasıdır. Düşmanlaştır,kutuplaştır,ayrıştır ve yönet.Suruç ve Ankara katliamı özellikle ve açıkça bu politikaya hizmet eden alçakça yapılmış katliamlardır,zira her iki olayın mağdurları kürtlerle,alevilerle,devrimcilerle dayanışmayı,halklar arasındaki yakınlaşmayı-birliği ifade edenlerdi.Bu katliamlarla bize birleşmeyin,dayanışmayın yoksa size ölüm düşer diyorlar açık açık.Ama artık bu yüzyılda bu politikalar iflas etmeye mahkum ve de başaramadıklarını görüyoruz.Çünkü inadına birlik,inadına kardeşlik,inadına barış diyenler çığ gibi büyüyor.Bu mağara kaçkınları kaybediyor,kaybedecek.Yeter ki sol memedeki cevahiri karartmayalım,gelecek güzel günlerin elimizde olduğunu unutmayalım.O zaman bu katliamlara gülenler mağaralarına geri dönecek ve bir daha oradan çıkamayacaklar,çünkü onlar köksüz ve yerden bitmeler...
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın