Karanlığın Uğultusunda
15 Haziran 2025, 07.37 A- A+
Tüm şehir aniden karanlığa gömüldü. Elektrikler kesilmişti; sanki bir el, yaşamın sesini ve ışığını bir anda çekip almıştı. Her yer zifiri, sanki gece gündüzü yutmuş, şehir sessizliğe bürünmüştü. Sokak lambalarının solgun ışığı gecenin derinliklerinde kaybolurken, duvarlara düşen gölgeler sessizce dans ediyordu.
Binaların arasında dolaşan ince bir sızı gibi karanlık, şehri yavaşça sarıyordu. İnsanların sesi çoktan susmuş, geriye sadece jeneratörün belli belirsiz sesi kalmıştı. O uğultu, beklenmedik tonda yükseliyor, geceye inatla karışıyor, bir hatırlatma gibi yankılanıyordu: “Şehir hâlâ yaşıyor. Hâlâ direniyor.”
Ama bir soru ağırlaşıyordu içimde: Hangisi daha karanlıktı? İçimdeki yorgun düşler mi, yoksa bu sessiz şehir mi? Asıl karanlık nerede başlıyordu — sokakların sessizliğinde mi, yoksa içimde yankılanan suskunlukta mı?
Belki de şehirle düşlerim aynı renge bürünmüştü; her ikisinin gecesi de hiç bitmiyordu. Belki ilk kez bu kadar örtüşmüşlerdi. Aynı karanlıkta kaybolmuş, birbirine karışmışlardı. Jeneratörün uğultusu geceyi parçalayarak yankılanırken, zihnimdeki sessizlik daha da derinleşti.
Artık karanlık sadece sokakları örten bir perde değil; şehrin ve ruhumun ortak gölgeleri hâline gelmişti. Ve belki de ilk kez, kendimi bu şehrin gerçek bir parçası gibi hissettim.
Şehir hâlâ uykudaydı ama jeneratör durmaksızın nefes alıyordu. O anlarda, içimdeki düşler yorgunlukla iç içe geçiyor, sokaklardaki gölgeler gibi biçim değiştiriyordu. Sanki sessiz şehrin içinde canlanmış birer meta gibi, varlıkla yokluk arasında salınıyorlardı.
Peki bu suskunluk, kesintinin sesi mi olacak yoksa karanlığın içinde saklı kalmaya devam mı edecek? Belki de karanlık, yalnızca yokluktan değil, kesintinin kendisinden doğuyordur. Ancak sessizlik, onu daha görünür, daha belirgin kılıyor. Kimi zaman bir boşluk sessizliği kapatmaz; aksine onun derinliğini açığa çıkarır. Sessizlik, belki de sadece seslerin eksikliği değil, duyulmayanların çığlığıdır.
Ve kim bilir, belki şehir aslında sürekli konuşuyordur — ama biz anlamak için henüz yeterince sessiz değiliz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış :( Yazık ama blog sahibi senin yorumunu bekliyor olabilir