gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Dava Dosyası: 2537 -OTOPSİ-

06 Mart 2021, 16.53
A- A+

İki el silah sesi duyuldu. Marketin, camları tuzla buz olan sensörlü kapısı arızaya geçmiş, arasında kalan yüzüstü uzanmış bedeni yutup, tekrar tekrar kapanmaya çalışıyordu. Adamın düşerken can havliyle tutunduğu ıvır-zıvır barındıran stand, kendisiyle birlikte yıkılmış; cikletler, çakmak ve küçük oyuncaklar ortaya saçılmıştı. Düşmenin etkisiyle çalışmaya başlayan oyuncak bir topaç; ekseni etrafında dönüyor, yanıp sönüyor, bu korkunç ambiyansi bozmak istercesine, bir çocuk şarkısının nakarat kısmını söylüyordu o mekanik sesiyle. Polis geldiğinde; markette çalışan çocuk, aradan bir on dakika geçmesine rağmen elinde silah, patronunun kan içinde kalmış, kapının darbeleriyle sürekli devinen,  gözleri açık ölü başına bakıyor ve öylece duruyordu kasanın yanında. Kapıya dönük duran namlu, çocuğun market sahibini vurduğunu işaret ediyordu. Olay Yeri İnceleme gelip cesette kurşun değil, kurşun izine dair bir sıyrık bile bulunmadığını söylediğinde  herkes şaşırmış, şaşkın bakışlar soru dolu bakışlara evrilip market çalışanı çocukta odaklanmıştı. Polis arabalarının siren ışıkları M.Ç'nin yüzüne vuruyor, mavi sarı harelendiriyordu bu dehşet içindeki yüzü. Çocuktan çıt çıkmıyordu, belli ki aklı ve ruhu o an'da kalmıştı. Kontrol edemediği nefesi, kuruyan dili damağı yüzünden, ağzının bir yanından salyası akıyordu. Neden sonra M.Ç kocaman olmuş gözlerini bir an olsun kırpmadan, elindeki silahı indirdi, elinin tersiyle ağzının kenarını sildi ve polislere döndü. BİR ŞEY... BİR ŞEY vardı polis abi!!!


Otopsi raporu geldiğinde, market sahibinin kalp krizinden öldüğü anlaşılacaktı. M.Ç'nin iki el ateş ettiği silahın, kurşun ve kovanları bulunmuş; iki atışın da cama isabet ettiği tespit edilmişti. Çocuktan alınan ifade; birinin, marketten ödeme yapmadan çıkmaya teşebbüs ettiği, market sahibinin ona doğru ilerleyip omzundan tutarak adamı kendine çevirdiği ve birkaç saniye sonra patronunun müthiş bir çığlık atarak yere düştüğü, yönündeydi. Tam o anda, BİR ŞEY diye söz ettiği yaratığı görmüş, daha önce duymadığı böğürtü, homurtu karışımı bir ses duymuş ve alelacele kasadan aldığı silahı ateşlemişti. M.Ç'nin bu ifadesi, ancak olaydan on gün sonra ve bir psikiyatri kliniğinde, doktor nezaretinde alınabilecekti.

Dava Dosyası 2537
Dosya Açık

--------------

Üzerinde saç kalmamış yağlı başını metronun camına yasladı. Hayat; içi çekilmiş, suyu kaçmış, damarlarındaki kanı artık dolaşmayan bir insan gibiydi onun için. Tam da kesip biçtikleri gibi... Bazen bu mesleğin onu olduğu hale getirdiğini; bazen de bizzat kendisinin böyle olup mesleğini buna göre seçtiğini düşünürdü. Bir adli otopsi doktorunun apatik olması, sonuçta mesleğine yarar bir şeydi gerçi. İyimserliği seçtiği bu noktada, ineceği durağın anonsu yapıldı. Yağlı başının izini metronun camında bırakıp hızla oturduğu yerden kalktı.

"Yaş 53, 80 kilo, erkek, barut izi yok, başında iki yönlü darp izleri ve kanama mevcut. Göz sinirleri, darbenin etkisiyle hasar görüp kilitlenmiş ve açık duruyorlar. Vücudunun başka herhangi bir yerinde darp izi  görülmedi"

Cesedin geliş raporunu okudu. Yıkana yıkana rengi kaçmış, kim bilir kaç kişinin kanına bulanmış, temizlenip hazırlanmış önlüğünü, katlandığı yerden alıp giydi. Tavuk kesme töreni, diyordu buna. Sıradan, rutin bir şey işte... Açıp bakacaktı, tavuğun başına ne gelmiş, komiserlere bir bir anlatacaktı.


Masanın başına, cesedin yanına gitti, kasap(!) önlüğünü başından geçirdi, bağladı. Ölü bedene, bistüriyle bir Y çizdi önce ve Y'nin gövdesini pubik bölgeye kadar indirdi. Kaburga kesiciyi alıp; kaburgalar ile göğüs kemiğine bağlı kıkırdak arasındaki sınır boyunca dikkatlice kesmeye başladı. Cesedin açık gözleri, bir miktar dikkatini dağıtıyor; gözü, sanki yaşıyormuş gibi tamamen açık bu gözlere kayıyordu. Ne de olsa ortamda, olağanın dışında tek şey buydu. Ara ara olurdu böyle, kapalı duran gözler, ölünün tüm ölülüğüne rağmen tak! diye açılabilirdi kas gevşemesine bağlı olarak. Dikkatini dağıtan ufak bir ayrıntıydı işte... Düşüncelerinden sıyrılıp tekrar elindeki kaburga kesiciye odaklandı. İnce bir kesim için elindekini bırakıp testereyi aldı ve kesimi bitirdi. Göğüsteki organları çıkardığında, şüphe götürmeyecek biçimde sonuca ulaşmıştı; ani kalp krizi. Otopsi fotoğrafçısının rahat çekim yapabilmesi için, çıkardığı organlarla beraber masadan uzaklaştı.


Bugün de bitmişti işi. Bir sonraki şüpheli vakaya kadar, sıkıcı hayatına geri dönebilirdi. Sadece bu işi yaparken mutsuzluğunu unuttuğunu düşündü, kendine acıdı. Hayatın sıradan mutlulukları için kendisini çok büyük; sıradan olmayanlar için de onlara ulaşamayacak kadar küçük hissediyordu. Kibir ve aczin çarpışması, onu gaz pedalı olmayan bir otomobile, benzinsiz bir uçağa benzetiyordu; kıpırtısız...


Bu can sıkıncı düşünceleri aklından silmek ister gibi sertçe sildi alnındaki teri, kağıt mendili ve  eldivenlerini tıbbi çöp kutusuna, cefakar önlüğünü kirlilik kısmına attı. Gerekli beyzbol dikişini ve ıvır-zıvır işleri asistana bırakacaktı. Cesede son bir kez bakıp çıkmak üzereyken, tavana dikili kurşun grisi gözler yine dikkatini çekmişti, nedense bir merak uyanmıştı onda, yaklaşıp bakmaya başladı. Dava dosyasını okumuştu, olayı biliyordu. Feri sönmüş, ışıksız bir çift gözden başka ne göreceğiyle ilgili hiçbir fikri yoktu bu merakını gidermeye çalıştığında. Ama merakı dindiğinde, ona hiç uğramayan korku mefhumunun ne menem bir şey olduğuyla yüz yüze gelecek ve hayatının sonuna dek, bu yüz yüzelikle kalacaktı.


O gözlerde gördüğü aksin, bilimle, gerçekle hiçbir bağlantısı yoktu. Ne gördüğünü ve bunun nasıl mümkün olduğunu, kendine bile betimleyemedi, izah edemedi. Market çalışanının, 'bir şey' diye ifade ettiği hırsız ucube olabilir miydi gördüğü!!! Aceleyle dava dosyasına tekrar göz attı. M.Ç, damarları açıkta duran tuhaf biçimli bir baştan, iki siyah çukurdan ibaret gözlerden ve çığlık atar gibi açık duran bir ağızdan söz ediyordu gördüğü şeyi tariflerken. Tam da biraz önce gördüğü akis gibi... Bu ifadeyi daha önce okumamıştı, daha önce görmediği ve bilmediği bir görüntünün, bilinçaltından çıkması mümkün olabilir miydi! Hem bir  göze bu denli yakından baktığınızda, kendi aksinizden başka bir şey görebilmeniz mümkün değildi ki! Kimseye bundan söz etmedi. Ne söyleyebilirdi ki zaten, delirdiğini düşüneceklerdi. Bu tuhaf yaratığın görüntüsünün, bir an olsun gözlerinin önünden gitmediği, kabus gibi geçen bir haftadan sonra bir karara vardı. Bu, onun son otopsisi olacaktı. İşinden istifa edip, kabuslarıyla birlikte taşraya, doğduğu eve taşındı.

Dava Dosyası: 2537
Durum: Açık
.
.
.

YORUMLAR

16 Mart 2021, 09.06
Bir araba laf edilmiş değil mi. Şu yorumu onaylasanız artık da ben de cevap hakkımı kullanabildiğim bir adalete kavuşabilsem. Ömrümü beklemekle tüketmeyip şunu da ekleyeyim bari, zamanı ziyan etmeyeyim.


Ladin diyor ki; hayır, sizin dediğiniz gibi değil, ben bunu söylemek istedim -ki söylemiş gayet net-, diyorlar ki; yok efendim sen onu demek istemedin, şunu demek istedin. .ddddd Varsayalım öyle söylemiş; incinen yeriniz neresi? Bence içgözlem zamanı. İnsan kendini tanımadan başkasını yargılayamaz malum. Ladin'i asacaklar nerdeyse .ddd.


Aman aman dur "Ahmet Ümit okusa ne der" şahaneliğinden sonra, bir de felsefe yapılmış. Pess arkadaş pes!!! Kaostan beslenen biri (Ladin kastediliyor sanırım.dddddd) elbette ki fırtına sevecekmiş.(Fırtına da ben oluyorum galiba) Yapamadık şöyle benzetmeler, böyle beyin fırtınaları filan... smile Resmi Sonra bu derin fikriyatın aşağıda açılımı da yapılmış. Meteorolojik durumlardan; toprak, dağlar, tepeler vesair yer şekillerinden dem vurulup telgrafın tellerine yüzlerce kuş kondurulmuş. Sana bir şey diyeyim mi ben; senin özün tamamen gitmiş, söz desen zaten görüldüğü üzre kalmamış. Bu yazdıklarınla, nihai notunu almış oldun, birazcık olsun ümidim vardı halbuki. O beslenen ümit de malum, bir zamanlar sevmiş, değer vermiş olduğum insanların, kötü olamayacaklarına dair beslediğim saf yanımdan kaynaklı. Sen diğerlerinden farklı olarak sadece sabırlıymışsın, zehri içinde tutabiliten yüksekmiş; yoksa tek farkın yokmuş kendilerini benim çöp sepetime zorla atan insanlardan. Tabii ki karşındaki insana değer vermezsen, böyle bir sonuç kimsenin umrunda olmaz. Seninle ilgili son hayal kırıklığı bu emin ol. Mümkünse uzak ol güzel kardeşim, sen şimdi yumurtalarını da al git Otherand bu sayfadan, en iyisi o olacak. Nickini sana saygı duyduğumdan yazmadım antrparantez. Adres belli olsun maksat.


Galactic; sana da ne diyeyim bilmem. 10 kere okuyup üzerinde düşündüm cidden, Ladin'in yazdığında bu kadar rahatsızlık verecek ne var diye,  bulamadım. Bir cümlenin önü, arkası da okunur değil mi metni anlamlandırmak için. Araya bir virgül atılmış olsaydı misal, hiç sorun olmayacaktı, ne dersin? "... yeni bir şey yok, Cezbe fırtınası devam ediyor" şeklinde. Detaya bak :) Sen ayrıca Ladin'e ifade edemediğini, yorumunun düşük ifadeler içerdiğini mi söylüyorsun, ciddi misin :) Hem siz ikiniz de yeni değilsiniz ki, niye alınıyorsunuz :) Nicklerinizi de tanımıyor, ne bilsin sizlerin Ali ve Ayşe olduğunuzu. O da böyle saçmasapan, olmayacak bir tepki görünce, haliyle; eskilerden, bloglarda, yorumlarda sürekli ona takılan birilerine benzetiyor. Paranoya değil bu; bilim insanı alışkanlığıyla veya akıl fikir sahibi her insan gibi, olan saçmalığı bir mantığa oturtma çabası.

Shilem; teşekkürler.smile Resmi
16 Mart 2021, 10.02
Oooo, kaos, camooon beybiiii smile Resmi Benim yorumumla birlikte 60 yorum olacak. Hemen koştur koştur kendi bloglarıma kaç yorum gelmiş diye baktım, 24 tane blogumda 60'dan az yorum var smile Resmi Ben bunu hak edecek ne yaptım? Benim yazılarımla, cezbe'ninkiler bir mi allah aşkına, söyleyin!

Şimdi gelelim Biradamy sana. "Boyumdan büyük laflar ettiğim için biraz tıraşladılar kullanıcı adımın boyutunu... Bir defa daha sordum, ka'le alıp cevap bile vermedi gmsnn kişisi", nerde söyledin, çıkar göster.
Aramızda şöyle bir konuşma geçtiğini hatırlamıyorum.
- Ben Biradamyaratamamak'ım
- Asıl sen BiradamY'sin
- Sen nickimi kırptın
- Hayır kırpmadım, çıkar göster

Ladin06'ya gelince, inş benim yazılarıma da yorum yapmıştır ya, yapmıştır değil mi? Bence kesin yapmıştır ama sitemim var kendisine. Hiç mütevazı olamayacağım Ladin ve sana laflar hazırladım; cezbe benim getir götürümü yapar yazı konusunda, biradamy çay ko.. (bu noktada daha fazla yazamadım, allah çarpar diye smile Resmi). 

Ve senin yaptığın ilk yorumun orjinalini buldum, tam hali şöyleymiş;
"Gmsnn kadar olmasa da, Cezbe fırtınası son hızla sürüyor... Bir de okumayı sevdiğim, neydi adııı, dur şimdi gelicek bi adam vardı ya, hah gmsnn" yazacakken "bir adam vardı ya" kısmını bilgisayar otomatik düzeltme yapmış ve yorumun o haliyle çıkmış. Yani bana göre öyle, düzeltirsen sevinirim smile Resmi

Son olarak şunu yazıp bitireyim. Arkadaşlar, böyle hararetleniyorsunuz, bir süre sonra yorumlarınızın sertliği daha da artıyor, hafiften hakaretler başlıyor sinirden. Sonra biz onları yayınlamamaya başlayınca, "bu Gamyun blog da çok bozdu ha" diyip, küsüyor, suçu da bize atıyorsunuz, yapmayın, siz sınırlı kaosunuza devam edin. Emin olun bir sürü okuyucu keyifle takip ediyor atışmalarınızı smile Resmi
16 Mart 2021, 10.05
Çok teşekkür ederim sevgili Cezbe, bana anlaşılmış olmanın huzurunu yaşattığın için. Yorumlarımın birinde  daha önce de ifade ettiğim gibi bu tartışmaların senin blogunun altında sürüp gitmesi ve yazının aurasının bu şekilde bozulması konusunda  üzüntümü bir kez daha ifade etmek istiyorum. M.Ç. nin "Bir Şey" diye söz ettiği yaratık konusundaki gelişmeleri sabırsızlıkla bekliyorum.
16 Mart 2021, 10.25
İç karartıcı "Bla bla blalarımıza" sabırla katlandığınız için sizlere ettiğim teşekkürü neden kestin sevgili gmsnn?? Söz senin bloglarına da yorum yazıcam..:))
16 Mart 2021, 11.52
Rica ederim sevgili Ladin, sonuçta senden kaynaklanan bir durum yok. Bilakis üzüldüm ben ikimiz adına ama en çok da senin adına. Hani şöyle bir rastlaşmışız mutlu olmuşuz birbirimizi görmekten, sevincimiz kursağımızda bırakıldı gibi bir durum oldu. Ben alışkınım yazılarımın altının karışmasına, sıkıcı bir durum ama gereksiz enerji ve zaman kaybından başka dert edilecek şey yok. Yazacağım inşallah Ladincim, yazdım aslında bir iki bölüm daha ama burada yayınlanabilir olması için kendi sansürümü kendim uygulamaya çalışıyorum, o biraz zor oluyor :) Gmsnn büyük sansürcü biliyorsun, bir de yeni öğrendik ki çok kıskançmış smile Resmi Sevgiyle... smile Resmi
16 Mart 2021, 12.21
Galactic; farkında mısın yine aynı şeyi yapıyorsun. Ladin ve Biradam, aynı yorumu yapmışlar Ahmet Ümit benzerliği-karşılaştırması yaparken. Ahmet Ümit taklidi, abuklamasını yapan şahsa karşı söylenilen bir sözü niye üzerine alındın ve onda takıldın? Ben onları överken seni mi yerin dibine batırdım ki???Senin yazımla ilgili problemin yok, karşılıklı teşekkür etmişiz di mi. Böyle kırılmanın alemi yok. Sen de epey kırdın döktün gereksizce farkındaysan kaç yorumdur. Ben sana kıskanıyorsun filan demedim ayrıca. Sen şöyle sakin kafayla okursan yazdıklarımı, eminim anlayıp hak vereceksin. Şeker gibi bir insan olmuşken geri vites yapıyorsun,  aniden sinirlenip olmayacak şeyler yazıyorsun. Asabını bozacak ne veya kim varsa yanında yörende, def et gitsin Galactic. Ben alıştım o şeker gibi olan Galactic'e, mümkünse onu geri istiyorum. Bak ben burda yazıyorsam, daha doğrusu yazıyorsam, Biradam ve sana borçluyum bunu. Her zaman söylemişimdir; ikinizin yazıları dikkatimi çektiği için takıldığım bir yerdi burası. Sırf bunun için bile, daima bir borcum olacak sana. Bırak şu geri vitesleri Allahını seversen bırak.
16 Mart 2021, 13.45
Heyyyttttttttttttttttttttttttt ben geldim daaaaa smile Resmi 

Ay  yeterin gari hadi :)) Kim kimi öpmüş, kim kimi daha çok öpmüş, ay kimi kim öpmemiş bıdı bıdılar sizi.... ( öpüşmeli yazı da gelmemiş hala)   

Alıngaçları, yüzgeçleri, süzgeçleri, ötürgeçleri, bötürgeçleri bi kenara bırakın, yazısının altında tantana yapılan şahsa değer verdiğinizi  ( ki verdiğinizi biliyorum en azından bi kısmınızın)  düşünün ve durun. Yoksa salt onu üzmek, bakın her yazısı altında sorun var demek  ise amaç devam edin.. 

Varsa sorununuz başka şahıslarla başka mecralarda yapın tartışmanızı.
Şurada keyifle yorumlar yaptık, güldük eğlendik, gırgır yaptık, burnumuzdan gelmesin durduk yere,  yetsin bi...   

Cezbem , senin yazılarında büyü var canım , yoksa olmaz böyle şeyler, büyü yapmışlar yazılarına cidden bak smile Resmi   Ben şimdi okur üfürürüm bi şeyciği kalmaz yazılarının..

Cezbem smile Resmi  Muuuuccccccccccccccckkkkkkkkkkkkkkkkk muuucuuuuuuuukkkkkkkkkkkkkkk

Hüüüüüüüüüüüüüüüüpüüüüüüüüüüüüüüüüüüüünüzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz Jiiiiiitttiiiiiiiiiiiiiinizzzzzzzzzzzzzzzzzzzzzz


Çayınızı smile Resmi sigaranızı smile Resmi içiniz..
16 Mart 2021, 15.34
Sen şimdi ne demek istiyorsun Gri!! "Ben fildişi kulemde otururum, siz blog ahalisi dööüüşür, ben de izler ve neskafemi yudumlarım" mı diyorsun, sen de çekirdek çıtlayıcılara mı katıldın!!!  smile Resmi smile Resmi Aman kavga moduydu o pardon .pp Bir şeye katkım olmuşsa iyi Grim ya, iyi bi şii :) Gözlemlerini merak ettirir bi cümle olmuş o ama.  Ayrıca, tamam işin var bu sıralar meşgulsun; köşene de çekil onu da anlıyorum ama kendini köşe minderi zannetme sakın. Şöyle bi duygu seli yapsan ne hoş olmaz mıydı mesela, sinirler yatışırdı filan...


Hızır gibi yetişmiş Babbettem de, full moral motivasyon, enerji kaynağı ponçik mübarek:) Uşağum hoşgeldun .p Vallahi ne güzel gülüp eğleniyorduk hmğeaham4ğehlvmcüh Öpüşmeli :) yazı nerde, diyorsun da yorum yapmaktan başımı mı alabiliyorum, iyice blog kafa oldum aaaaa. Gidiyorum ben. Babettem üfür beni de öyle gideyim, dur bi de öpeyim öyle üfür .p smile Resmi


Şimdi var ya; ben dedim ki Biradam ve Galactic yüzünden blog takip eder olmuştum, onların sayesinde yazmaya başladım filan... O dönemlerden birisi gelip dermiş ki; sen ne demek istiyorsun, o ikisi yazıyordu da biz tarlaya domates mi ekiyorduk!!! Hiiiiiiiiiiii kabusa bak smile Resmi smile Resmi Kaçtım, derhal smile Resmi
16 Mart 2021, 15.43
İlk yorumda rumuzum araya sıkıştırılmış, kaynar gider düşüncesiyle herhalde. Hani şu "offline msj" göndermelerinde yaptığı kaynamalar gibi.

"Senin ve Otherand'in saçmalamayı, geyik yapmayı, "amaaaaaaan burda da yazılır mı be birader, yumurtuluyoruz işte kafamıza göre" dediğiniz... "Cümlenin başını okuyup sonunu okumayanlar için güzel denemeydi. Eskilerden bir bloga "yumurtlama" göndermesi yapmıştım o kalmış aklında. Yine bir offline muhabbetiydi :) demek ki neymiş, zamanında yaptığımız göndermeler gelir tırmalarmış. Sen de dikkatli ol. Cümlenin ve paragrafın sonunu okuyanlara; "yani bunu tercih ettiğiniz bloglara bakmışsa..."Asıl düşüncesini yumurtlamış sonunda, "Kimse size saçmalayın demiyor ki..." saçma yazılar yazdığımı düşünüyormuş. Ya bu blog ne, hatalarla dolu saçmalıktan ibaret. Edebi denemen falso.
Kendimi gömmek derken? Kendimi bilerek ve alçakgönüllülükle gömdüğüm yazılardan bahşediyor olmalı, belki de felsefe yapıyordur. Ladin adına yorum yazdıkça Ladin in aklı hakkında olumsuz düşünmeye başlayacağız. Sus, bırak okusana o kendisini senin onu savunduğundan daha iyi ifade ediyor. Ladin bu yorum sana: bir an önce emekli olup balkondan gelene geçene tükürmek istiyorum. Ancak nasıl bir his olduğunu bilmiyorum, sen biliyor musun?

--------------
İfşa?
Cezbe, senin bu herkesi her fırsatta ifşa etme fesatlığının sonu nolacak? Yazmış yazmış, eskisin falan demiş, ama ifşa etmemiş. Blogumun altında hoşgeldin derken saklandığımı ima etmişti ama ifşa etmemişti, hoşgeldin derken bir de haa, çok masumca. Gmsnn gerçekleri açıklayalım mı artık? :))))) Eski rumuz eski rumuzumla yazdığım yorum akan son blogda anlık yasaklandı bir yanlış anlaşılma yüzünden. Bu yeni rumuzu aldım, bu rumuz saçma tiplerle uğraşmak için var. Yanlış anlaşılma düzeltildi, yasak kalktı. Bu rumuzla devam etme kararı aldım. Tanıdık kimse (rumuzen) kalmayınca 1 2 kişi dışında eski rumuzumu hatırlatmama gerek kalmadı. Benim gerek duymadığım bir şeye sen mi gerek duydun, öyle mi??? Hiçbiri değil.Bak farkındaysan rumuzumu hatırlatmama gerek kalmadı diyorum insanlar kaçtı mecburen. Çoğu kıskançlık ve kibir mağduru oldu. Popüler olmaları onların suçu değildi. Burada tek başına kopmayı çok mu istedin gerçekten?
----------

Ahmet Ümit benzetmesini/kıyaslamasını kucaklamış, iyi niyetle teşekkür ediyor ama nasıl bir yazar olduğunu bilmeden gerçekten çok komik biri.

Ne tarzlarda yazdığı belli olarak kitap çıkarmış, belirli bir okur kitlesine sahip tanınan ve sevilen, başarılı bir yazar buraya mı bakar, kazara baksa bile, buradaki "ayak takımı" nın benzetmesini veya kıyaslamasını ya da benim iddiamla taklidini mi takar sizce? (Not: ayak takımı tabiri kendisi ve arkadaşları için kullanan cezbeye ait. Olası gönderme yapma ihtimali kendisini bağlar)

------
Hayalkırıklığı?
Şuralarda bir yerlerde içerlemiş, içindeki çocuğa sığınmış, hayal kırıklığına uğradığından bahsetmiş. Enteresan. Arkadaşlar biz cezbe ile çok iyi dosttuk, yaşadığı şehirde (edep adap gereği yaşadığın şehrin ismini vermedim) ayrılmaz ikiliydik, aramızdan su sızmazdı. Telefonu kapatmak bilmez, akşam yemeklerini onda yerdik. Ailecek görüşürdük. Şimdi bu yorumun zıddını düşün. Düşündün mü? Yahu sen ne zırvalıyorsun, ne neyin hayalkırıklığı? Kişilik karakterime tarzıma laf etmişsin bu ne cüret, ne hakla! Tanışıyor muyuz, tanışıyor gibi yapıp sonra mağduru oynamak ve hakaret etmek de neyin kafası?! Rol yapmak yerine galactic'e tepkine bak, görmüyorsan görenler gördü anlayanlar anladı. Sırf kendini ve yazılarını savundu diye demediğini bırakmamışsın, ki bu kişi çarşaf çarşaf yorumlaştığın biriydi biz bunları gördük. Ayrıca onunda mı yörüngesindeki kişilere karışıyorsun diğerlerine yaptığın gibi, onu da mı yalnızlaştırmak istiyorsun ya da kaçırtmak... Ne istiyorsun?Şiii sen bırak elindeki o kitabı cezbeyi oku hemen, bundan sonra herkes cezbeyi okusun ve beğensin.

Tuttuğum takımı, siyasi partiyi mi değiştirmişim? Sevdiğim ve tercih ettiğim renklerden mi vazgeçmişim? Beni ne kadar iyi tanıyorsun ki "artık sen, sen değilsin" gibi bir algı oluşturmaya çalıştın yorumlarda. Sana ne zararım oldu, açıklayabilir misin? Yazdıklarıma mı alındın, bloglardaki uğraştığım karakterlerin dünyada tek eşi benzeri sen misin yoksa? Herkes seninle mi uğraşıyor, böyle mi hissediyorsun? Ben gerçekten seni hiç anlayamıyorum. Kendinden gereksiz "offline msj" göndermelerin dışında seninle hiçbir sorunum yok. Hatta olamaz, hiç. Kendi anlamsız çabanda kavruluyorsun. Görüyorum, bazen benim blog altlarımda çabalıyorsun gülüyorum.

-------------
Beğenilere kucak açıp savunduğu kadar eleştirilere tahammülü olmayışlılık herkesin ortak sorunu sanırım. Fakat eleştiri sevmeyip saldırmak da tarz meselesi olsa gerek. Cezbe, Ahmet Ümit ile ilgili olan yorum dışında seni ilgilendiren ne vardı benim yorumumda? Yazılarımı savunmama mı içerledin? :)Gayet doğal bir savunma yaptım bundan sanane? :)

Yorum yerine kişi tartışması denenmiş. Kişi tartışılacaksa fırtınadan geriye esinti bile kalmaz belki de, diyorum ki adabınca ve edebince yorumlar konuşulsun. Eleştirdi, eleştirdim. Bu kadardı, bitti.

Not: Bu blog'da herkes herkesi fazlasıyla meşgul etti. Yazı hakkında da fazlasıyla konuşulmuş. Yazı saçma. Gereksiz yorum uzattım, değmezdi. Şahsımın olay ve kişilerle karıştırılmasına karşıyım. Blog ortamda tanımadığımız ve bilmediğimiz kişiler hakkında "tanıyormuş gibi" kişilik karakter tartışılmasına da karşıyım. Burası bizim kişisel alanımız değil, kişisel meselelerimizi daha sağlıklı ortamlarda halledebiliriz. Offline kutuna bak :)) Ben burada yazıp geçiyorum. Yazı içerikli yorumlarla ilgileniyorum. Dedikodularınızdan ve kulislerinizden beni uzak tutun. Kimseyi tanımıyorum. Umarım bu son yorum olur, lütfen hedeflerinizi de benden uzak tutun.
Şiyyir: Sen esmene bak, ben olduğum yerde duruyorum :)
16 Mart 2021, 15.45
Ya arkadaşlar saçmalamayın allah aşkına, gereksiz yere sağduyu çağrıları yapılıyor, karşılık görüyor filan. Şurada kaç kişiyiz, biliriz birbirimizi, hangi blogda yapılan sağduyu çağrısı ciddiye alınıp susuldu şimdiye kadar. Gamyun tarihinde böyle bir şey mi var, böyle bir şey olabilir mi ya? Kendinize gelin, lütfen! Herkes söylediğinin arkasında dursun bir zahmet, geri vites yapmayın. Kankalar, brolar, cicikuşlar havada uçuşuyor, herkes sevgi kelebeği, ponçik oldu. Cafo, bir şey söyle, "klavyenin başında, çaresiz bekliyorum, bekliyorum ama yazmayacak biliyorum" durumundayım.

Yav çok değil, daha 3-4 saat önce atar gider yapıyordunuz, niye yelkenler suya indi şimdi? Galactic, hele sen. Hem yangın çıkarttın, üzerine benzin döktün, şimdi de elinde söndürme tüpü "yettim gari" diye olay mahalline geri dönüp; "yav elimdeki çakmak sabah mahmurluğundan elimden düştü" diyorsun, yemezler. Elin hala benzin kokuyor...
16 Mart 2021, 15.56
Yine gidemedim smile Resmi iki yorum pıtırdamış ben yazarken. Shilem, inanın Babette burda ne diyorsa reelde de diyordur, ben eminim bundan .dddddd Geçen gün, gözleri kapalı evde geziyordu, öyle yazmış smile Resmi Pek tekin biri değil yani, demedi demeyin .ppppp Benim kırgın olduğum kimse yok. Ben yazdıktan sonra,  tam da eleştirdiğim noktada, Galactic de sağolsun özeleştirisini yapmış, çok mutlu oldum Galactic. Sadece artık görülmemeyi hak ettiği için görmeyeceğim biri var, onu da görmediğime göre, diyebilirim ki, benim blog altındaki hiçbir arkadaşımla problemim yok :) Yalnız hala şu son yorumun altında yazdığım başıma gelecek diye korkuyorum, hızla gidiyorum bu defa :)
16 Mart 2021, 16.03
Gmsnn'nin çekirdeği bitmemiş daha .ddddddddddd smile Resmi bu defa kesin kesin gidiyorum.
16 Mart 2021, 16.13
Gri_K "sevdiğim yazarların yazmasına vesile olduğun için teşekkür ederim" demiş. Baktım yorumlara kimler yazmış diye. Tek tek tadat edelim, kim bu gri'nin sevdiği yazar(lar):


Cafo: Bu kişi cafo olamaz. Neden olamaz, çünkü adam bir sevgi pıtırcığı, "ne olursan ol gel" diyen Mevlanavari "ne olursan ol yaz, ben yorum yaparım" diye nerdeyse her bloga yorum yapıp yazarları teşvik ediyor. Bu durumda sevilen kişi cafo olamaz. Yani cafo tabii ki sevilir ama bu yazı özelinde sevilecek durumu yok


Babette: Babette'yi kim sevsin? Ben sevmem mesela :) Yok, o yazar babette de olamaz, çünkü onu sevdiğini bu yazı altında niye belirtsin.


Galactic: O da çok fevri oldu bu yazıda, fevri halini sevecek değil ya...


Otherland: O zaten other, diğer yani, yani "öteki", bir nevi "yabancı". Ahmet Ümit falan diye konunun ortasından girdi ki "konuya da yabancı". Onu da bu blog özelinde sevemez.


Gmsnn: Gmsnn'de zaten liderlik vasfı yok. Hem SSK'yı da batırdı [Yok lan bu başkaydı] Neyse gmsnn'de olamaz o kişi..


Ladin: uzun zamandır yok zaten. Gri çok eskilerden değilse o kişi ladin de olamaz.


E geriye kim kaldı, tabii ki ben. Hatta bunu formüle edelim:

BirAdamK = 8 harf
Gri_K: 4 harf
 Gri_K bana bir çarpsa ne olur, [Gri_K x BirAdamY] 4 x 8 =32
Ben yerden top(ar)lanmaya çalışsam +8
Ve 40 yapar. İşte Milliyetçi Hareket ... [Laaynnn]
16 Mart 2021, 17.55
Biradam da delirdi haliyle, bi akıllımız o kalmıştı halbuki smile Resmi Ama güzel, bu deli halini de sevdim ben .p Bayım, bir daha bakınız bakalım Gri ne demiş .ddddddddd Bi de çarpmış, bölmüş bi şiiler bi şiiler smile Resmi Sanırım kıskandı .ppppppp


Yav niye haber vermiyorsunuz, ben görmemişim o yorumu. Tamam cismini görmeyeceğim dedim yüksek şahsiyetin, doğru; ama hani o yalan söylesin, atsın tutsun, ben de gözümü kapayayım mı dedim aaaa lütfen!


İlk yorumda nickini bir yere mi sıkıştırmışım neymiş, orayı anlamadım. Offline mesaj ne alaka, orayı da anlamadım.

Yumurtalar ve offlinelardan söz edilmiş. Bilmem, neye bilenilmişse, bunu da anlamadım. Yüzyıldır kendisiyle offline mesaj dahil bir alakam olmadığından eski bir mevzu heralde, hiç hatırlayamadım. Asıl düşüncemi alenen yazıyorum ki ben, yumurtalar kendisine ait. E evet saçma yazılar yazıyor, ne yapayım. İyi yazdığında da gidip yorum yapıyorum, saçmaladığında da gidip ne saçmalıyorsun demiyorum. Mesele ne?


Edebi denemenin falso olduğunu düşünüyormuş. Olabilir, düşünebilir. Ben yazdığım yerle alakalı değilim pek,  yazdığım gibi yazıyorum. Yazmış olduğum yerin oyun sitesi olması, benim yazımın kalitesini  düşürmez veya bir edebiyat sitesinde yazıyor olsam benim yazımı acayip kaliteli filan kılmaz. Sadece burası için, ağır felsefe filan içeriyorsa yazı, paylaşmayı tercih etmem, o kadar. Nasıl ben blog bile denemeyecek saçmalıkta abuklukları kendime yakıştırmıyorsam ve yazmıyorsam, -geyik yazmak ayrı konudur, ki ben de yazarım- isteyen de saçmalama hakkını kullanır ve ne istiyorsa ekler, onay da alıyorsa bana ne canım ya. Velakin şöyle bir durum var. Edebi yazmak falsodur deyip, bulunduğun yeri aşağılayıp her bloğunda saçmalayan birisi; bu yaşadığımız örnekte olduğu gibi; üstelik öküzün altında çift buzağı arayarak "alındım, gücendim, yazılarımı savundum" deme hakkına da sahip değildir zannımca. Taammüden saçmalıyorum diyor çünkü. Kendini gömmek, taammüden saçmalamak işte, anlaşılmayacak bir şey yok. Sonra da "vır vır vır ve zır zır zır"

Ladin adına yorum yazdıkça (ne demekse bu) Ladin hakkında olumsuz düşünmeye başlayacaklarmış. Kaç kişiyle düşünüyorlar acaba bunu, koro halinde düşünülüyor demek.


İfşaymış :) Sanki devlet sırrı saklıyor. Bi dolu da yazmış. Geçiniz. Sonraki bölümde, anladığım kadarıyla, benim kibirli ve kıskanç olduğumdan dem vurulmuş. Vallahi emin değilim, bana öyle geldi ama. Kim popülermiş, onları ben mi kıskanmışım neymiş. Neden kıskanmışım acaba? Vay beni benii!!! Tek başıma kopmak hmm, ben burda iyi yazanlar olmayınca yazasım gelmiyor ki ama ya, çelişkili olmadı mı bu şimdi. Hep kötü düşünceler bunlar, insanın sadece ağzını değil, yüzünü gözünü bile kapkara yapar.

Üüüü aşağı doğru epey bi çehre çıkmış ortaya, ben şimdilik keseyim, bilahare yazarım. Seviye ayarı da yaparım hem. Ahmet Ümit'le başlayan yerde kaldık.


16 Mart 2021, 21.31
otherand hanımefendi, kesmedi sanırım, "Ladin de Ladin diye her fırsatta bir sataşma, bir gönderme yapıyorsunuz." Bu sizde bir obsesyon halini aldı artık sanırım. Cezbe Ladin adına yorum yaptıkça Ladin'in aklı konusunda olumsuz düşüneceklermiş ! (düşünce anonim, tam da sosyal linç uygulayanların yaptığı gibi bir cephe olduğundan dem vuruyor) Sanki daha önce olumlu düşünüyordunuz !! :)) Ayrıca tarafıma uygulamaya kalkıştığınız siber zorbalık ortağınız sizin için destekleyici yorumlar yaparken ona  " hakkımda yorum yapma, aklım hakkında olumsuz düşünürler" demiyordunuz ama ..Benim bu blog altına yazdığım bir sürü yorum var, orada herşey  fazlasıyla ifade edildi. Ben artık sizin egonuzun tatmini konusuna bir katkıda bulunmak istemiyorum. İster akıllı bulun ister bulmayın umurumda değilsiniz. Kendinize uğraş olarak yeni alanlar bulup bu negatif  enerjinizi yapıcı bir yöne çevirmeye çalışmanızı öneriyorum.  "Bir an önce emekli olup balkondan gelene geçene tükürmek istiyorum. Ancak nasıl bir his olduğunu bilmiyorum, sen biliyor musun?" diyerek şahsıma  sözüm ona dolaylı hakaret etmeye çalışmışsınız. Yaptığınız benzetmeler mantıksal örüntülerinizin çok sağlıklı olmadığına işaret ediyor. Balkondan tükürmek size yakışırdı. Çünkü burada benim Cezbe'nin yazısına yazdığım yorumum için, yapmaya çalıştığınız aynen de bu!!.. Tez zamanda bu yakıcı öfkeden kurtulup bir huzura ermenizi diliyorum, 
16 Mart 2021, 21.32

Şu son yorumdan sonra utanıp yazmamak AR MESELESİ olurdu kendisinden beklemediğim bir erdemlilik. Destekli yorumları görünce kendine bir özgüven gelmiş olmalı hayal kırıklığını unutup oynadığı rolden çıktı tabii. Yazdıklarına kanan, sana inanan şu kadar insana hakaret olmayacağını bilsem körler sağırlar birbirini ağırlar tarzı bloglarınla yetin ve dediğini yap yani beni görmezden gel derdim ama keşke görmezden gelsen ya biliyorum sende o beceri yok, denk geldim. Sırf merakından bile açar açar okur, okuduklarına dair bir yerlerden sızdırma yaparsın dikkat çekene kadar. Yüzleştiren çıkınca da salağa yatarsın aynen böyle. Ne offline msjıymış, ne kıskançlığıymış mışmışmış. Böyle havalı olamıyorsun ya :(

(Kelepçele Beni yazımda galactic'e yazdığım yorumu okuyup, gelip burada yaptığın "offline msj, engelleme muhabbeti" göndermeleri babette ile. Bu blogda ilk yorumlarda bile var. Hani şu ağız kelepçesine olan merakını anlattığın yorumlarda :) Kıskançlık da her zamanki kıskançlığın işte kıskançlığını ve pis oyunlarını anlatmaya gerek yok.)

Gerçeklerle yüzleşememe korkusu durumu bu. Kendi kendine konuşup yine kendi kendine anlamamış. İzledim tek kişilik tiyatroyu.  Hangi yazılarım saçma geldi sana hani şu ne kadar zorlarsan zorla özgün fikirler üretemediğin, az araştırma ezber bilgilerle tartışmaya çalıştığın din, siyaset vs konulu yazılarım mı? Hangi yazıda hata gördün ve kanıtlayabildin mesela? Düşünce fikir belirten bir yazın oldu mu? (Var sa okumak isterim) Kurgudan başka ne yazdın? Arada saçmaladıklarını saymıyorum bile hani laf sokacam diye çabaladığın senden başka kimsenin anlamadığı saçma yazılarını. Kendiyle ilgili yazıp gömmek de cesaret işidir. Rezil olacam, ortamdakiler ne der korkusuna kişiliğini saklamak buraya yakışan bir duruş değil. Kendine güvenen sinsi olmayan herkes neyse o olur, açık ve net olur. Endişelenme, sen istesen de saklayamıyorsun. Kasma, sal.

İlk yazmaya teşvik edenlerdenim, ilk destekleyenlerden ve ilk savunanlardan... Belki bunu da hatırlamazsın. Yetenekli cümleler kuruyordun. Karakterin yeteneğinin önüne geçince senden uzak durdum. Seviyen belli, yetti. 


"Edebi denemen falso" genel bir yorum değildi. Fiyasko yazacaktım otomatik düzeltmede falso olarak kalmış. Bu blog bir çeşit edebi deneme ve mantık hatalarından dolayı tam bir fiyaskoya dönmüş. Ağır felsefe içeren yazılar mı yazıyorsun? ahahhahahahahhah:)))) rica etsem paylaşır mısın. Burayı seviyorum ve amacına uygun kullanıyorum. Eğleniyorum. Kendimi ree lden farklı gösterme çabasında değilim. Saygınlığımı asla kaybetmedim. İyi yazanlar olmayınca yazmıyorsun demek hahahahhahah o öyle değildir o kaçırttıktan sonra yazıp okutacak kimse kalmayışındandır. Bu blogda iyi prim yaptın parlıyorsun, artık daha çok okunur yorum alırsın her zamanki taktiklerinle. Artık gamyun blog portaldan kimse sökemez seni.

Yorumlarımı haksız çıkartmak için yeni bir cevap hakkı verecek yorum/zırva yazıp zamanımı çalmak yerine yeni bloglar yaz. BURASI KONU OLARAK BİTTİ BURAYA BAKMIYORUM. Bloglarınla haksız Çıkart çıkartabiliyorsan. Zamanla görürüm ben seni. Şu ağır felsefe içeren yazılarını gönder mesela. Çok meraklıyımdır okurum. İlgimi çekerse yorum yazar fikir alışverişi sağlarım.


Sevgili Shilem, ne güzel söyledin o kadar haklısın ki, verdiğin örnek dışında genel olarak söylüyorum, gerçekten sanal çok aldatıcı bir dünya. Reel hayatta tek başına var olamamış, çalışıp kazanıp tek bir başarı elde edememiş sadece bir "hiç" olan bazı siluetler sanalda taht sahibi oluveriyorlar. Reel'de vur ensesine al ekmeğini tipler sanalda her cümlenin, her kelimenin peşine düşenler olup çıkıyorlar. Şaşırmıyorum artık bunlardan çok var. Yerinde bakış açın için teşekkürler.


16 Mart 2021, 21.48

Yorum gönderdikten sonra senin yorumlar belirdi, gülümsetti. Gri_K yorumlama şeklin çok sempatik, umarım yorumların da varlığın da daim olur. Sevgiler
16 Mart 2021, 21.51
Ahmet Ümit benzetmesini kucaklıyormuşum, daha bir kitabını bile okumamışken. Çok komikmişim. İşte deha buna denir(!)Demek ki bir yazarın, iyi bir yazar olduğunu kabul etmek için, ona benzetilmekten gurur duyabilmek için, bütün kitaplarını hatmetmiş olmak  gerekiyormuş. Tarz olarak o türü sevmeyip okumayı tercih etmemek, o yazarın, yazar olarak titrini reddetmek demekmişmiş. Kitabını okumamış olmak, hakkında da gram bilgi sahibi olmamak demekmiş. Böyle buyurdu Zerdüşt! Okuyup beğenip benzetmişler, demek ki bir yakınlık söz konusu değil mi? Değil galiba smile Resmi


Bak hala taklit diyor. Hem okumamış olmamı ama iltifatı mutlulukla kabul etmemi eleştiriyor, hem de hala "taklit" diyor, müthiş mantık (!) :) Ladin ben onu kastetmedim, diyor. Yokkk illa onu demek istedin, diyor. Hangi kitabında benzer bi şey var acaba merak ettim şimdi. Bir bilene sorayım :) Nedir o öyle ya, buraya gelmezmiş de gelse de ayak takımının benzetmelerini mi dikkate alırmış da... Eminim o denli tutulan iyi bir yazar, çiğlikten ve hazımsızlıktan uzaktır, teşvik edici yorumlar yapar benim gibi yazmayı seven biri için. Ayak takımı da bu yazıyı seven insanlar oluyor galiba. Ben "ayak takımı" diye hitap etmem hiçbir şekilde. Kategorik aşağılamalardan hiç hoşlanmam. Düşündüm düşündüm a dostlar, bu hanım kardeşimiz ne saçmalıyor diye ve buldum evreka!!! Bakın şimdi size ne hatırlatacağım :) Güleceğiz bir güzel .p


Cafo'nun "Pollyanna Sanki" yazısına yorum yapmışım ve geyikliyoruz .ddd

""""Gmsnn; bu ayak takımıyla ne işin var senin??? Niçin gelip buraya seviyeni düşürüyorsun??? Bilmiyor musun ki; avamla muhabbet etmenin, yüz göz olmanın sonu hezimettir??? Bunlarla uğraşacağına, çeşnicibaşına söyle de kuş sütünün pastorizesini bize kaktırmasın, üzümü, şarabı gidip Migros'tan almasın. Saray, başı bozuklara kaldı! Koca saltanat böyle mi yönetilir!! Heey heey gidi paşa babam heyy smile Resmi """"


Sanırım bunu diyor.dddddddddddd Komik kimmiş, gördü di mi herkescikler. Bu arada; Gmsnn sana çook çook hak verdim. Burda okuduğuna inanan, inanmasa da işine geldiği gibi kullanan bir yığın tuhaf oluşum olabiliyormuş. Vallahi pes! Ama sen yine de ayak takımıyla muhatap olma zinhar smile Resmi


Dur bunu da yollayayım bi, insicamımı bozmayın benim araya yorum sıkıştırıp .p Keyifli yorumlara sonra dönücem ben smile Resmi Yorum dizisi yapıyoruz burda aaaaaaa .p


16 Mart 2021, 22.21
Ben de bu fildişi kuleyi kimden arakladım, en son biri birine demişti ama kim idi kim idi, diye düşünüyordum .ddddd meğer senden yürütmüşüm .p Kule lazım sana yani, hmm :) Araştıralım biz onu, emlakçı arkadaşlara soralım filan... Sırrını çözdüm yorumunun ayrıca, Biradam kıskanmış, belli o .p sen yüzüne vurmamışsın tabii kibar bi kişilik olarak Gricim smile Resmi Ben nelere kadirim di mi, turnusol kağıdı gibi bi şeyim ben işte, hep söylüyorum smile Resmi kimse inanmıyor smile Resmi
16 Mart 2021, 23.48
Evet, bir sonraki nadide bölümde, sığındığım içimdeki çocuk ve kesif hayal kırıklığım üzerine konuşuyoruz. Burda olan arkadaşlıkların bir başka ismi var mı bilmiyorum ama ben sevdiğim insanları arkadaşım olarak görüyorum. Karşılıklı duygu, fikir alışverişleri, geyikler, şunlar, bunlar bir şekilde karşındaki insana sempati duyuyorsun ve seviyorsun veya sevmiyorsun. Yani ben böyleyim. Karşımdakini, değersiz bir klavye olarak görmem. Sanırım bu "sen kimsin, zırvalama" tavrı, benim kendi aptallığımla hak ettiğim bir durumdur ki kabul ediyorum. Burda kimseyle tanışmıyorum reel manada ve inanın son perdeden sonra iyice anladım ki; böyle bir karakterle değil arkadaş olmak, semtine bile uğramak istemem. Hayır bir de kendince, onunla arkadaş olduğumu, onu tanıdığımı ima edip prim yapıyormuşum gibi bir noktaya vardırmış. Kesin fıstıklara bir şey katıyorlar kesin! Bu kafa olmaz başka türlü. Yazık yazık smile Resmi

Galactic'le ilgili en hakiki zırvaları geçiyorum. Bildiğin uçmuş arkadaş, onunla benim aramdaki muhabbete ne karışıyorsa bilmem artık... Biz kendi aramızda halletmişiz, kendisi de burda kendi kendine konuşuyor, tuhaf...


Cüretten bahsediliyor; değişmiş olduğunu söylemek hakaret barındırmaz bence. Evet, değişmiş veya şöyle diyelim; eskiden özü de yokmuş, sözle gizliyormuş o özsüzlüğü, şimdi söz de kalmayınca, böyle bir boşluğa maruz kalır olmuşum. Bu benim şahsi yorumum, kendisi hakkında fikrim. Herhangi bir cüret gerekmiyor bunu belirtmek için. Yorum başından beri, bana demediğini bırakmayan biri cüret hesabı yaparsa, zararlı çıkar bence. Hayır burada şahane bir algı yaratmış da, bunu ben bozuyormuşum gibi de konuşmuyor mu .dddddd


Ben sana ne değiştiğini söyleyeyim; ilk tanıdığımda inanç sorunun yoktu mesela. Çok detaya girmek istemem, kendin ortalarda yazdığın için söylüyorum bu kadarını da. Tuttuğun takımı değiştirseymişsin keşke, bu hale gelinmeyebilirmiş o zaman. Ben bunun dönüm noktası olduğunu düşünüyorum. Cüretkarım gördüğün gibi. Beni ne kadar tanıyorsun, sorusu da doğru bir soru. Ben ancak yansıttığın kadarını bilebilirim. Ve onlardan söz ediyorum zaten. Bu yansıtılanlara çok zaman güvendiğim için de, senin gibilerden hep kazık yedim. Ben sana ne yaptım, diye sorman komik. Çünkü ben içimde saklayamam, bir şey yapılmışsa ve ben bozulmuşsam, mutlak bunu belirtmişimdir. Şimdi de safa mı yatılıyor nedir???? Son hayal kırıklığı mevzusunu da hallettik galiba.

Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın